Aşağılık birine ne yapılabilir ki?

Düşünsenize, sürekli sizinle uğraşan, hiç tanımadığınız insanlara hakkınızda konuşan, işinize zarar vermek için kendini parçalayan, çevresinde oluşturduğu, kendi zihniyetinden olan kişilerle sürekli size zarar vermeye çalışan bir kişiye ne yapardınız?

Hiç bir şey yapamazsınız!

Neden mi?

Kahpeliğe, onursuzluğa, şerefsizliğe, yalakalığa ve bu kadar özelliği taşıyıp da, bir de sadece tek becerisi etek öpmek olan bir şahsiyete makam verip, özel kalem yaparsanız!  

Vah memleketin haline, vah! 

Düşünsenize, karşınızda bir düşman yok!

İnsanları başkanın ağzından arayan, tehdit eden, şantaj yapan, diğer Müdürlükleri arayıp, başkan şöyle dedi, başkan böyle dedi deyip, bir yılan gibi insanları zehirleyen bir kişiye ne yapabilirsiniz?

Yâda şöyle diyeyim, bu kadar aşağılık bir insanı nasıl düşman edinirsiniz?

Düşünsenize bugün size birini kötüleyen bir kişi, yarın sizin için neler demez değil mi?

Yâda size nasıl zararlar verebilir?

Hakkınızda nasıl dedikodular yapabilir!

Her zaman kendime düstur edindiğim bir yaşam felsefem vardır.

Bir kişi bana, az tanıdığım, ya da sadece adını duyduğum birini kötülüyor, biri hakkında dedikodu yapıyorsa bilirim ki, yarın benim içinde aynısını yapacaktır. Bu yüzden dostum arkadaşım dediğim ve görüştüğüm hiç kimse bu zihniyete sahip değildir.

Yâda çevremde hiç böyle kimse yok.

Bu yüzden çok şanslıyım.

Allah (cc) herkese böyle dost ve arkadaşlar nasip etsin.

Makam ve mevki yüzünden ciğeri beş para etmez insanların lafına aldırış eden, onun etkisinde kalan kişiler, benim için her daim aynı aşağılıktaki kişiler olmuştur.

Ve bu aşağılık insanlar, maalesef ilçemizde garibanın, mazlumun hakkına giren, onların ekmekleri ile oynayıp, gariban insanları bile siz nasıl bu insanın paylaştığı haberleri beğenirsiniz, nasıl takip edersiniz diyerek işten çıkarmakla tehdit eden bir zavallıya ne denilebilir ki?

Yâda ona bu imkânı verip, hakkında bu kadar şikâyet varken hala onu bu görevde tutana ne denir ki?

Eğer sizinde bu şekil de bir zihniyetiniz varsa, ses çıkarmaz, gelen şikâyetleri de duymazdan gelir, yaptığı hokkabazlıklara göz yumar susarsınız tabi ki!

Yarın da, benim hiç bir şeyden haberim yoktu, benim arkamdan her şeyi yapmış der, gerekeni yaparsınız ama! İnsanların o zamana kadar gördüğü zulme ve vebale ortak olursunuz!

Tabi gerçekten bu yapılanları siz emredip, yaptırmıyorsanız?

Şuan herkesin düşündüğü bu! Acaba bu yapılanları başkan mı yaptırıyor?

Bu yüzden mi, bu özel ‘yalaka’ya ses çıkarmıyor?

Bunu hep birlikte göreceğiz zaten! Fakat ben yine de inanmıyorum.

Eğer başkan, bu kadar küçük hesaplar yapıp bu kadar garibanın hakkına giriyor, insanlar sırf zarar görsün diye sabahın köründe siz nasıl bu adama reklam verirsiniz diyerek aratılabiliyor ise, vay başkan vay…

Derim geçerim, ama yine diyorum her şey süt limon giderken, bu yapılan kahpeliklerin altından başkanın çıkacağına hala inanmıyorum!

İnanmakta istemiyorum!  

Bu ilçe çok güzel bir ilçe, ben bu ilçede olan haksızlıklara boyun eğmemek için, insanların dertlerini, sıkıntılarını gündeme getirmek için çok mücadele veriyorum, vereceğimde.

Bu memlekette üç beş onursuz insanın yanı sıra birçok onuru gururu şerefi olan insan var. Zaten bu mücadeleye başka türlüde dayanılmazdı.

Bu gün bu ilçede ulusal ajansların temsilciliği bize veriliyorsa, demek ki bu işi gerçekten iyi yapabiliyoruz.

Birileri neresini yırtarsa yırtsın, eğer yükselmenin önüne geçemiyorsa, zaten yaptığı onursuzlukların hepsi sadece kendi gibi zihniyete sahip kişileri etkiliyor demektir. Benim adımı protokol listesinden silebilirsiniz, ama binlerce insanın gönlünden nasıl sileceksiniz?

Zaten art niyet ve güç sarhoşluğunun en büyük ispatı da budur.

Düşünsenize sadece keyfi olarak, elinizde bulunan ve ilçede sürekliliği olan tek gazetenin, ulusal ajanslarla ilçenin haberlerini dünyaya duyuran kişinin ismini bu kişi bu ilçede biz istemedikçe gazetecilik yapamaz, bakın bizim elimiz de işte ismini sildik, deseniz ne olur?

Silseniz ne olur?

Halk sonuca bakar.

Ortada her gün 40.000 den fazla insanın ziyaret ettiği bir haber sitesi, her hafta çıkan bir gazete ve Türkiye’nin en büyük haber ajanslarının olduğu bir şirkete ne yapabilirsiniz?

Yıllardır kendini parçalaman ne işe yaradı yâda?

Neye engel olabildin?

Ancak protokol listesinden ismimi silersiniz.

Çünkü zavallı bir zihniyetiniz var!

Elinizden gelen en büyük beceri bu! Gönüllerden silemediğiniz ismi, elinizde, halkın size emanet ettiği bir kurumda, bu denli fütursuzca ve basitçe at koşturarak gösterirsiniz!

Ben her ne yapıyorsam, işimi her zaman önemseyerek yaptım, hak, hukuk, ar, namus göstererek yaptım. Yaratılanı yaratandan ötürü sevip de yaptım, yapmaya da devam edeceğim. Siz istiyorsunuz ki, yaptığınız aşağılıklara, adiliklere aynı şekil de karşılık vereyim. Ama benim hesap vereceğim bir yaradanım var. Kafamı yastığa koyduğum da,

çocuklarımım karnını doyurduğumda, şükür ediyorum. Helal kazandığım ve kul hakkına girmediğim için. 

Hamdolsun, halk buna inandı, güvendi, destekledi.

Düşünsenize her gün baskı gören, her aldığı reklamın arkasından reklam verenlerin tehdit edildiği bir kurum, nasıl olurda bu kadar başarılı olabilirin tek bir karşılığı vardır. Bu memlekette onursuzlukla insanlara zarar vermeye çalışan kişilerin karşısında, birçok onurlu insan olduğu için; hiç bir zaman amacınıza ulaşamayacaksınız!

Makamlar geçicidir; fakat yitirdiğiniz onurunuz tekrar geri gelmeyecektir. Bu yüzden elinizden geleni ardınıza koymayın.

Rızkı veren Allah (cc) dır. Ben buna inandım ve itikat ettim. Evet, yine söylüyorum, bulunduğunuz makamdan ötürü insanları etki altına alabilirsiniz!

İnsanları arayıp gözdağı verebilirsiniz!

Fakat unutmayın ki, herkesin bir hesabı olduğu gibi, Mevla’nın da bir hesabı vardır.

Ben buna inandım ve itikat ettim.

Ben üzerine necaset atılmış bir Peygamberin ümmetiyim.

İnandığım her konunun ve kişinin yanında durmaya devam edeceğim.

Yanımda inanmış üç, beş kişi olduktan sonra gerisi teferruat. Sizin bu yapmaya çalıştıklarınıza sadece dua ile karşılık veriyorum.

Allah size Hidayet eylesin.