Hamama 'GİREN' terler

TAKİP ET

Büyük “MAKAMLARDA” olmak zor zanaattır! Hele bunu uzun yıllardır yapıyorsanız, gerçekten birçok konuda rakiplerinize göre çok, çok öndesinizdir. Gülerken sievmek her babayiğidin yapacağı iş değildir çünkü!

Gülerken herkes yapamaz malum…

Oysaki büyük egolarınız, büyük kibirleriniz, büyük, büyük sorunlarınız ve sıkıntılarınız “KOCAMAN” gülen yüzünüzün arkasında birçok kişinin dikkatini çekmez!

Büyük makamlarda, büyük koltuklarda rahat, rahat yayıla bilmek için kıvrak olmanız gerek; bu diliniz içinde bedeniniz içinde böyle olmalı!

İşin en can alıcı noktası ise kendiniz gibi kıvrak bir ekibe sahip olabilmeniz gerekir!

Bu ekibin her üyesinin sağlam “HATALARI” görmezden gelinip “ABİM” dedirtilmelisinizdir!

Kıvrak “ZEK” ve kıvrak “BEYİN” bunu gerektirir.

Mesela bulunduğunuz bölgede “SÖZ” sahibi olan ve sizin “TÜKENMİŞ” güveniniz ve saygınlığınız aksine daha çok insanın “GÜVEN” duyduğu kişileri hep elinizde tutmanız gerekir!

Büyük pastanın kenarlarını çevrenizdeki “MASUM” ağızlara yedirmelisiniz ki, kıvrak “HAREKETLER” dikkat çekmesin!

Kimse “SESİNİ” çok yükseltmesin, kimse ”KIRALÇIPLAK” demesin diye.

Mesela “ÇAKMA” isimleriniz ve “MESNETSİZ” yaygaracılarınız olmalı ve onları “DESTEKLEYEN” hamam arkadaşlarınız! Öyle çok dikkat çekmemeli “SAHTE” kişiler mesela!

Eski düşmanlar seçilmeli “EN İYİ İŞ TUTAN” ve o kişileri destekleyecek “DÜRÜST” gözüken insanlar lazım “KIVRAK” beyinlerin arkasında!

Ama unuttuğunuz çok “ÖNMELİ” bir şey var!

Bu “NAMUSLU” kalabilmek için çaba harcamayan binlerce “ŞEREF” ve “ONUR” sahibi kişi, olup biteni o kadar güzel görüp o kadar güzel yorumluyor ki!

Ne kadar “KIVRAK” isimsiz, cisimsiz tetikçiler yetiştirseniz'de “GÜZEL” günler “AYDINLIK” günler her batan güneşin ardından doğacaktır!

İsimsiz, kimliksiz kişilerin “GÖLGESİNE” sığınan zavallılar, onların “SAHTE” hesaplarından “MEDET” uman, umut fakirleri hepinizi çok “SEVİYORUM” bazen sahte yüzleri en çok “GÜVEN” duymadığınız kişiler gösterir…

Siz “HAMAMDA” Nispet yaparcasına tüyü bitmemiş “YETİM” hakkı ile “FOTOĞRAFLAR” paylaşıp, sefa sürerken “BU BÜYÜK MİLLET” kimlerin kaç “OKKA” geldiğini tartıyor DU

Bu yazı MÖ 900 lü yıllarda bir tapınağın duvarında yazılıymış.


Gürültü - patırtının ortasında sükûnetle dolaş. Sessizliğin içinde huzur bulunduğunu unutma
Başka türlü davranmak açıkça gerekmedikçe, herkesle dost olmaya çalış. Sana bir kötülük yapıldığında, verebileceğin en iyi karşılık unutmak olsun. Bağışla ve unut. Ama kimseye teslim olma.
İçten ol; Telaşsız, kısa ve açık seçik konuş. Başkalarına da kulak ver. Aptal ve cahil oldukları zaman bile dinle onları. Çünkü dünyada herkesin bir öyküsü vardır.
Yalnız planlarının değil başarılarının da tadını çıkarmaya çalış. İşinle ne kadar küçük olursa olsun ilgilen, hayattaki dayanağın odur.
Seveceğin bir iş seçersen, hayatında bir an bile çalışmış ve yorulmuş olmazsın. İşini öyle sev ki, başarıların bedenini ve yüreğini güçlendirirken, verdiklerinle de yepyeni hayatlar başlatmış olacaksın.
Olduğun gibi görün ve göründüğün gibi ol..... Sevmediğin zaman sever gibi yapma. Çevrene önerilerde bulun ama hükmetme. İnsanları yargılarsan onları sevmeye zamanın kalmaz.
Ve unutma ki insanların yüzyıllardır öğrendikleri, sonsuzluktaki tek bir kum tanesinden daha fazla değildir.
Aşka burun kıvırma sakın. o çöl ortasında yemyeşil bir bahçedir. o bahçeye layık bir bahçıvan olmak için , her bitkinin sürekli bakıma ihtiyacı olduğunu unutma....
Kaybetmeyi ahlaksız bir kazanca tercih et. ilkinin acısı bir an, ötekinin vicdan azabı bir ömür boyu sürer. Bazı idealler o kadar değerlidir ki, o yolda mağlup olman bile zafer sayılır. Bu dünyada bırakacağın en büyük miras dürüstlüktür..
Yılların geçmesine öfkelenme, gençliğine yakışan şeyleri gülümseyerek teslim et geçmişe. Yapamayacağın şeylerin yapabileceklerini engellemesine izin verme. Rüzgrın yönünü değiştiremediğin zaman, yelkenlerini rüzgra göre
ayarla. Çünkü dünya karşılaştığın fırtınalarla değil, gemiyi limana getirip getirmediğinle ilgilenir. Ara sıra isyana yönelecek olsan da, hatırla ki evreni yargılamak imknsızdır. Onun için kavgalarını sürdürürken bile kendinle barış içinde ol.
Hatırlarmısın, doğduğunda sen ağlarken herkes gülüyordu. Öyle bir ömür geçir ki, herkes ağlasın öldüğünde, sen mutlulukla gülümse. Sabırlı, sevecen, erdemli ol. Eninde sonunda bütün servetin sensin.
Görmeye çalış ki, her şeye rağmen dünya, insan oğlunun biricik güzel mekanıdır......

Bakmadan Geçme