Bütün Erkeklerin kadınlar günü kutlu olsun...

Dünya Kadınlar Günü bugün. Ama kadınlara değil, erkeklere benim yazım. Erkekseniz eğer, 3 dakika kadın olduğunuzu düşünün bu yazıyı okurken. Sabah ve akşam bindiğiniz, üst üste seyahat ettiğiniz otobüste kadın olduğunuzu düşünün mesela. Sonra caddede yürürken yanınızdan geçen her 10 erkekten 8'inin size nasıl yiyecek gibi baktığını... En basitinden oturup kalkarken etrafınızdaki erkekler yanlış anlamasın diye hareketlerinize nasıl dikkat etmeniz gerektiğini... Veya trafikte araç kullanan bir kadın olduğunuzu ve sağdan soldan sürekli sıkıştırıldığınızı, kornalara basıldığını, laf atıldığını...

PAYLAŞ
TAKİP ET Google News ile Takip Et

Dünya Kadınlar Günü bugün.

 

Ama kadınlara değil, erkeklere benim yazım.
Erkekseniz eğer, 3 dakika kadın olduğunuzu düşünün bu yazıyı okurken.
Sabah ve akşam bindiğiniz, üst üste seyahat ettiğiniz otobüste kadın olduğunuzu düşünün mesela. Sonra caddede yürürken yanınızdan geçen her 10 erkekten 8'inin size nasıl yiyecek gibi baktığını... En basitinden oturup kalkarken etrafınızdaki erkekler yanlış anlamasın diye hareketlerinize nasıl dikkat etmeniz gerektiğini... 
Veya trafikte araç kullanan bir kadın olduğunuzu ve sağdan soldan sürekli sıkıştırıldığınızı, kornalara basıldığını, laf atıldığını...
İşyerinde amiriniz pozisyonunda olan erkeklerin size bakışlarını, iki kat fazla çalıştığınız halde kadınsınız diye terfi edemediğinizi...
Sadece bunlar bile bunalttı değil mi? Bunlar basit olanlar. Biraz daha özel hayata inelim.
Kadın olduğunuzu düşünün. 
Ailenizin istediği ve sevmediğiniz birisiyle, hatta bir akrabanızla zorla evlendirildiğinizi, ardından yıllarca uğraşıp medeni cesaretinizi toplayıp istemeyerek evlendiğiniz akrabanızdan boşandığınızı, çocuğunuzla birlikte kadın başınıza yaşamaya çalıştığınızı, yıllar geçtikten sonra birine âşık olduğunuzu, dul bir kadın olarak bir erkekle görüşmenize nasıl bir gözle bakıldığını, bu bakışların dedikoduya dönüştürülerek eski eşinizin ailesine anlatıldığını, eski kayınpederinizin evinizi basarak sizi ve âşık olduğunuz adamı öldürdüğünü, cesedinizin ailenizden kimse almaya gelmedi diye 15 gün morgda bekletildiğini, en sonunda dramınız haber olunca kadın derneklerinin sizi toprağa verdiğini...
Renginiz attı değil mi?
Siz bir erkek olarak bunu hayal ederken bile sıkıldınız, Diyarbakır'da 21 yaşındaki Meltem Özdaş aynen bunları yaşadı ve öldü. Ve bir kadın olarak şunu da bildiğinizi düşünün. Size tüm bunları yapan, taciz eden, döven, öldürmek isteyen ve hatta öldüren erkeklerin yakalanıp cezalandırılmış olanları (ki genelde ceza almazlar) daha geçenlerde bilmem kaçıncı yargı paketiyle devlet tarafından affedilip serbest bırakıldılar.
Hâlâ kadın olduğunuzu hayal edebiliyor musunuz? O zaman 8 Mart Dünya Kadınlar Günü'nüz kutlu olsun...


yorulmuşsundur; 
Nasıl etsem de yıkasam ayacıklarını, 
Ne gül suyum, ne gümüş leğenim var, susamışsındır; 
Buzlu şerbetim yok ki ikram edeyim, acıkmışsındır; 
Beyaz ketenli örtülü sofralar kuramam, 
Memleket gibi yoksuldur odam. 
Hoş geldin kadınım benim, hoş geldin, 
Ayağını bastın odama, 
Kırk yıllık beton, çayır çimen şimdi, 
Güldün, güller açıldı penceremin demirlerinde, 
Ağladın, avuçlarıma döküldü inciler,
Gönlüm gibi zengin, 
Hürriyet gibi aydınlık oldu odam.
Hoş geldin, kadınım benim, hoş geldin...
/Nazım Hikmet Ran/

HABERİ PAYLAŞ:
BUNLARA DA BAKIN