Hayde 'DARBE' Yapmaya

Ülkemizin inanılmaz bir sınavdan geçtiği bu dönemde, aklımıza hayalimize gelmeyen kişi ve kurumlara operasyonlar yapılıyor. Hatta dün gece arkadaşlarımla beraber çok düşündük, bu ülkede Rütbeli Asker, Polis, Savcı, Hakim, Eğitimci hatta ve hatta bu kadar görevden alınan Vali ve Vali yardımcılarından sonra, biran aklımıza onlar mı bize biz mi onlara darbe yapmışız sorusu geliyor? Yaptığımız beyin fırtınasından sonra anladık ki, darbenin kralını biz yapmışız. Peki, ama ortada bu kadar bu yapılan darbenin 2.si ve hatta 3.sünün geleceği yaygaraları dolaşırken, bende diyorum ki “DARBE” nin kralını biz yapalım!

Nasıl mı yapalım?

Hiçbir şey olmamış gibi yaşayalım.

Ülkemiz’de onurlu, şerefli, haysiyetli gerçekten halkı ve milleti için görev yapan Yasama, Yürütme ve Yargı görevlileri işlerini yaparken, hem işimize gücümüze aslanlar gibi sahip çıkalım; hem de yaygara çıkaran, çatlat seslere inat, siyaseti bırakıp  işimizle, gücümüzle ilgilenelim. Tedirginlik, kaos, kargaşa gibi kelimeleri ne kullanalım, nede kullandıralım.

Ama en önemlisi, siyaseti bırakalım!

Nasıl ki, bu yaşanan “DARBE” girişiminde hiç kimse parti ve siyasi görüşünü gözetmeden bir olup, birlik olmuş, tanka, topa kafa tutmuş, demek ki istediğimiz zaman kardeş olabiliyormuşuz. Siyaset önümüze geçmiyormuş, bir birimize ihtiyacımız olduğunu kafamızdan hiç bir zaman çıkarmayalım. 

Böyle olursak yıkılmayız.

Bizleri ancak siyaset oyunları, kargaşa ile kaos ile yıkabileceklerini daha iyi addeden dış güçlere en büyük darbeyi biz yapalım. Sen oncusun, ben buncuyum diyerek düştüğümüz bu iğrenç bok çukurundan hazır çıkmışken, bir daha girmeyelim o pisliğin içine.

Biz halkız; sadece bir oyumuz var!

Fanatik olmadan!

Put peres olmadan!

Siyaseti siyasetçiye bırakalım!

Sadece sevgi duyalım!

İnsanlara zor kullanarak, zorbalıkla, bulunduğunuz makamla değil!

İnsanlara anlatarak, öğreterek, yapılanları açıklayarak anlatalım.

Hataları kabul edip kapatmaya çalışmayalım, unutmayalım ki yanlış, yanlış ile düzelmez.

Yanlışlarla yüzleşip çözüm bulalım.

Eğer böyle yaparsak çok büyürüz.

Fakat “BEN” dersek; bu sefer bertaraf ettiğimiz fakat, aslına bakarsanız “ÇOK BÜYÜK” büyük bir sınavı bir daha geçemeye biliriz.

LÜTFEN ama LÜTFEN siyaset yaparak birine zarar verip, kıracağınız zaman aklınıza o kişi ile beraber sokaklarda “DEVLETİN VE MİLLETİN” bekası için omuz, omuza verdiğiniz zamanlar gelsin. Bu yaşanan acı olay, aynı zaman da, bizlerin dönüm noktası olsun…