• Haberler
  • Siyaset
  • Karamürsel'in usta siyasetçisi Orhan Tanışbelgeler ile konuştu

Karamürsel'in usta siyasetçisi Orhan Tanışbelgeler ile konuştu

Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Zekeriya Özak'ın CHP'li meclis üyelerinin her şeye muhalefet ettiği, kentin yararına olan hiçbir şeyde yanlarında durmadığı ve eleştirdikleri konularda da çözüm önerisi sunmadığı yönündeki iddialarını

Karamürsel'in usta siyasetçisi Orhan Tanışbelgeler ile konuştu
TAKİP ET Google News ile Takip Et

Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Zekeriya Özak’ın verdiği bir röportajda CHP’li Büyükşehir Belediye Meclis üyelerine yönelik sarf ettiği sözler büyük tepki çekmişti.

CHP’nin muhalefet tarzının yapıcı olmadığını, eleştiriye dayalı bir muhalefeti desteklediklerini, kentin geleceğine katkı sunma anlamında CHP’lilerin kendilerinin yanında yer almadığını, kendileri ile el birliği yapıp kenti daha iyi bir noktaya taşımaktansa sadece eleştiride bulunduklarını belirterek “Tamam eleştiriyorsunuz, çözümü için de bir şey söyleyin, fakat çözüm noktasında bir önerileri olmuyor” demişti.

Özak, Büyükşehir Belediyesinin siyasi bir fanatizmi olmadığını da öne sürerek “Bu olursa zaten kent zarar görür. Bizim en büyük gayemiz kentimize daha fazla katkıyı nasıl sağlarız yönünde. Doğruyu kim söylerse biz onun yanındayız. Bu CHP’lilerin fikri ve önerisi olsa da…” demişti.

Yani Özak’ın iddiasına göre Büyükşehir Belediyesinin başkanı, Özak’ın şahsı AKP’li de olsa, siyasi fanatizm gütmüyorlar. Ayrıca CHP; sadece eleştiriyor, hiç öneri sunmuyor. 

 Ve Özak’ın röportajdaki CHP’li meclis üyelerine yönelik sözlerine Kocaeli Büyükşehir Belediyesinin CHP’li meclis üyesi Orhan Tanış’tan oldukça uzun, rapor haline getirilmiş bir açıklama geldi.

KAPSAMLI BİR RAPOR Tanış, sosyal medya hesabında paylaştığı raporda CHP’nin her şeye muhalefet ettiğini söyleyen Özak’a kapsamlı bir cevap vermiş oldu. Tanış, CHP’nin kentin yararına olan her şeye onay verdiğini, önerileri ile katkı sunduğunu; kentin zararına olan ve ranta dönük her şeye ise karşı çıktıklarını örnekleri ile tek tek açıkladı. Orhan Tanış, MİA projesi kapsamında AKP’li Haldız ailesine Real AVM arazisi üzerinden sağlanmak istenen ranttan, kentsel dönüşümdeki başarısızlıklara, tramvayın proje aşamasındaki aksaklıklarından Çayırova’daki FETÖ’cü Dumankaya olayına kadar pek çok konuya değindi. Özak’ın tüm suçlamalarını bugüne dek ana hatlarıyla onay verdikleri ve karşı çıktıkları konuları sıralayarak çürütmeye çalışan Tanış’ın hazırladığı raporda karşı çıkılan konulara neden karşı çıkıldığı; çözüm önerilerinin neler olduğunun yanı sıra, sosyal demokrat belediyelerin kentsel dönüşümü nasıl sağladığına yönelik örneklemeler de yer aldı.  İşte noktası virgülüne “CHP ve Kocaeli kent gerçekleri” başlıklı ile paylaşılan o rapor: 

“CHP VE KOCAELİ KENT GERÇEKLERİ… CHP Büyükşehir Meclis Grubu olarak bizden önce görev yapan arkadaşlarımız gibi bizlerde aldığımız görevin sorumluluğunun bilincinde bu kente katkı sağlamak amacıyla görev yapmaktayız. Bizi bu göreve seçen Kocaeli Halkının kamusal anlamda çıkarları bizim için temel hedef olarak belirlenmiştir. Bizler bu görevleri yaparken illaki her şeye muhalefet edeceğiz gibi bir düşünce içinde hiçbir zaman olmadık. Kocaeli Halkının yararına gördüğümüz her talebe destek verdik, kamu yararı içermeyen ya da hatalı uygulamalara da karşı çıkarak ret oyu verdik. Ret oyu vermiş olduğumuz pek çok konuda çekince ve önerilerimizi de gerek mecliste gerekse de yapmış olduğumuz basın toplantılarında kamuoyuna sunduk.

CHP hiçbir öneri getirmiyor demek gerçeği yansıtmamaktadır. AKP temsilcilerinin basına yansımış olan CHP nin bu kente katkısı yok, hiçbir öneri sunmuyorlar açıklamasından sonra burada gerçeği örnekleri ile sunmak isteriz. Öncelikle Büyükşehir Meclis gündeminde görüşülen maddelerin %70 ile %90 arasında oy birliği ile geçmiş olduğu meclis kayıtlarında mevcuttur. Başta da dediğimiz gibi biz halkın yararına olan her karara evet diyoruz, kişisel rant sağlayan ya da kamu kaynaklarının verimsiz olarak kullanıldığı projelere de hayır demekteyiz. Kamusal kaynakların halkın ihtiyaçlarına göre harcanması, yanlış ve hatalı projeler ile heba edilmemesine önem vermekteyiz.

Halkın ihtiyaçlarına çözüm olamayacak, sadece yandaşlara kaynak yaratmak amacı ile ortaya atılan rant projelerine elbette karşı çıkıyoruz ve çıkacağız. Şimdi hangi projelere katkı vermiş desteklemişiz, hangi önerilerde bulunmuşuz, hangi projelere ne gibi gerekçelerle karşı çıkmışız onlara bir göz atalım, Öncelikle Destek verip mecliste oy birliği ile geçirdiğimiz projelere baktığımızda, *Tramvay Projesi planları meclisten oy birliği ile geçmiştir.  *Darıca Gebze OSB Metro hattı projesi planları meclisten oy birliği ile geçmiştir. *Çayırova Kavşak projesi planları oy birliği ile geçmiştir. *Muallimköy Teknoloji Geliştirme Bölgesi Planları oy birliği ile geçmiştir. * D-100 Karayolu İzmit Kent Geçişi Projesi planları oy birliği ile geçmiştir. *Karamürsel Eko Turizm Projesi planları oy birliği ile geçmiştir. * Derince ilçesi D-100 Karayolu ve TEM Otoyolu bağlantısı kavşak projesi planları oy birliği ile geçmiştir. *Gebze D-100 Karayolu Geçişi Yol ve Sanat Yapıları projesinin planları oy birliği ile geçmiştir. *Gölcük Asar deresi ve Gölcük Kavşak-1 projesi planları oy birliği ile geçmiştir. *Oramiral Salim Dervişoğlu Caddesi genişletme projesi planları oy birliği ile geçmiştir. * Dilovası Körfez Geçiş Köprüsü Bağlantı Yolları Yapım Projesi planları oy birliği ile geçmiştir. * İzmit-Kandıra Devlet Yolu TEM-Otogar (K1) Kavşağı Projesi planları oy birliği ile geçmiştir. * Gebze D-100 Yan Yol, Bağlantı Köprü ve Kavşak Projeleri planları oy birliği ile geçmiştir. *Gebze D-100 AVM Center Battı Çıktı Projesi planları oy birliği ile geçmiştir. *Yeni Aliye Binası Projesi Planları oy birliği ile geçmiştir. *Alikahya Stadı TEM ve D-100 Bağlantı Yolları ve Kavşak Projesi planları oy birliği ile geçmiştir. *Köseköy D-100 Kavşak Projesi planları oy birliği ile geçmiştir. *Gölcük Değirmendere Yeni Devlet Hastanesi Projesi planları oy birliği ile geçmiştir. *Kırsal Gelişim Bölgeleri Tasarım Rehberi plan notları oy birliği ile geçmiştir. *Kandıra İlçesi Üniversite Alanı planları oy birliği ile geçmiştir. * İzmit Sur Duvarları Koruma Projesinin planlara işlenmesi oy birliği ile geçmiştir. *Yeni otopark yönetmeliği oy birliği ile geçmiştir. *Bu ve benzeri yüzlerce kamusal proje ve talepler meclisimizden oy birliği ile geçmiştir. Buradan da anlaşılacağı üzere kamusal yarar içeren bu ve benzeri talepler CHP grubunun da desteğiyle oy birliği ile geçmiştir.

****** Peki nelere muhalefet etmişiz bir de ona bakalım, *İzmit MİA diye bilinen başından sonuna her şeyi ile hatalı ve yanlış bir projeye karşı çıkmışız *Çayırova da Dumankaya diye bilinen ayrıcalıklı rant yaratan proje talebine karşı çıkmışız *Darıca Termal Grup ile ilgili sınırsız haklar verilen ve ayrıcalıklı rant yaratan proje talebine karşı çıkmışız, *Çayırova Şekerpınar da, BaşiskeleSepetlipınar da kişisel rant yaratan keyfi taleplere karşı çıkmışız, *Eğitim Alanlarının Özel Eğitim Alanı yapılıp satılmasına karşı çıkmışız, *Cemaat ve Derneklerin denetimsiz kurs ve yurt binası taleplerine karşı çıkmışız, *Park Alanlarının yok edilmesine karşı çıkmışız, *Planlamanın eşitlik ve hakkaniyet ilkelerine uygun olmayan revizyonlara karşı çıkmışız, *Parsel bazında rant sağlayan kişisel taleplere karşı çıkmışız, *Uygun Olmayan Alanların imara açılmasına karşı çıkmışız, *Sanayi Alanlarının genişletilmesi taleplerine karşı çıkmışız, *Zaten yoğun olan liman kapasitesini artırıcı ilave alan yaratan taleplere karşı çıkmışız, *Tarım Alanlarının imara açılarak yol edilmesine karşı çıkmışız, *Ulaşım Ağlarının gerekçesiz bir şekilde kaldırılmasına karşı çıkmışız, *AVM lerin kent merkezinde özellikle ana ulaşım aksları üzerinde açılmasına karşı çıkmışız, *Mirasyedi gibi Kamusal Alanları satarak kaynak yaratma zihniyetine karşı çıkmışız, Bu ve benzeri taleplere karşı çıkıp ret oyu vermiş ve gerektiğinde hukuki haklarımızı kullanmışız.

Şimdi bu gerçekler ışığı altında CHP nin bu kente katkısı yok demek hem gerçeklere aykırı hem de haksız bir eleştiri olduğu açık olarak görülmelidir. CHP hiç bir öneride bulunmuyor iddialarına gelirsek, Bu iddia da gerçekleri yansıtmayan bir ifadedir. Bakınız Gerek Mecliste, gerekse basına yapmış olduğumuz açıklamalarda neler demişiz, TRAMVAY KONUSUNDA, *Tramvay Projesi Planlara işlenirken, inşaat planlamasından, araç seçimine, güzergahtan etkilenecek esnafların ortaya çıkacak sorunlarından, bu hattın ikincil trafik ve yaya trafiği ile ilgili ilişkisine, sefer sayısından sinyalizasyona varıncaya kadar kendi düşüncelerimizi ifade etmiş ve proje dosyasına ilave etmişiz.

Bu hattın gerekli ancak yeterli olmadığını, Doğu Batı uzantıları ve Kuzey Güney bağlantılarının da düşünülmesi, ayrıca lastik tekerlekli bazı paralel hatların kaldırılarak şehir trafiğinin rahatlatılması, bunun yerine kuzey güney aktarma organlarının hayata geçirilmesinin gerekliliğini belirtmiş idik. Ancak orada belirttiğimiz hususlar dikkate alınmamış, bunun sonucunda gerek inşaat süresinin uzaması, gerek esnafın bu dönemde yaşadığı sıkıntılar ve gerekse proje tam olarak tamamlanmadan işletmeye açılması sonuncunda ortaya çıkan sorunlar bizim önerilerimizin haklılığını göstermektedir. Son dönemde Tramvay Hattı Batı yönünde Kuruçeşmeye kadar uzatılması kararlaştırılmış, bu doğru karara da oy birliği destek vermişizdir.

MİA KONUSUNDA *MİA Projesi hedefi ve vizyonu işin başında yanlış belirlenmiş gerçekleşme imkanı zor olan bir proje olarak kamuoyuna sunulmuş, beklenti yüksek tutulmuş, bu beklenti gerçekleşmeyince proje kendi ifadeleri ile tıkanmıştır.

MİA da yer seçiminden önerilen yapılaşma şartlarına, ulaşım sisteminden kente yaratacağı etkiye kadar pek çok olumsuzluk her ne kadar Belediye yöneticileri tarafından görülmese de gelecekte önlerine saklanamaz bir gerçek olarak çıkacaktır. 1999 Körfez Depremi sonrasında Kocaeli gelişme alanı olarak fay hattından uzakta Kandıra Yolu ve Çevresi belirmiş iken neden bu karadan vazgeçildiği ve fayın neredeyse dibinde böylesi bir projeye karar verilmiştir bunun gerekçeleri açıklanmamıştır. MİA da verilen bonuslu yüksek emsaller ve katlar hep büyük parsel sahiplerine avantaj sağlarken küçük parsel sahipleri bu haksız ve eşit olmayan şartlarda mağdur edilmektedir.

Eğer 10.000 m2 den büyük parselin var ise 10 kat, eğer parselin 30.000m2 nin üzerinde ise 10 kata ilave 0,80 ilave bonus emsal verilmektedir. Bunun yanında çok iddialı bir proje diye ortaya sundukları MİA da bazı bölgeler karantinaya alınmış, 42 Evler, Sanayi Mahallesi ve KSA düşük emsal ve düşük yapılaşma şartlarına mahkûm edilmişlerdir. Böylesi bir yapılaşmada plan bütünlüğünden nasıl söz edilebilir? Eğer bir eşitsizlik var ise 2 kat verilen 42 evler parsel sahipleri ile hemen yanı başında 2,30 Emsal 10 kat verilen parseller arasında vardır. 42 evler ve Sanayi Mahallesi sakinleri parsel alanları küçük ve çok parçalı olduğundan dolayı sesleri gür çıkmadığı için mi 2 kata mahkûm edilmişlerdir. Gelelim MİA da eşitsizliği gideriyoruz söylemine, REAL AVM işletmeciliğinin yapısal gereği olarak parselin tabanının tamamının kullanılması talebini doğurur.

Burası AVM iken taban kullanımı öne çıkarken, AVM den vazgeçtiğinde ise Emsal ve Kat artışı talebi bir rant talebi olarak ortaya çıkmaktadır. Eğer burada AVM var iken burası B1 bölgesine alınsa idi bu sefer tabanın tamamını değil Max TAX: 0,50 yani yarısını kullanmak zorunda kalacaktı.  O nedenle bu parsel AVM iken E:1,00 Hmax: 7 mt parsel sahibinin işine gelirken, AVM işletmeciliğinden vaz geçip ticari alan olarak kullanmak istendiğinde bu sefer Emsal ve kat artışı daha çok rant yaratacağı için bu tercih edilecektir. Aslında yapılan şudur, AVM yapıyorsan al yeryüzünün tamamını kullan derken, AVM den vazgeçildiğinde ise şimdi de al gökyüzünü kullan denmektedir.

Asıl eşitsizlik ve adaletsizlik buradadır. Parselin etinden yağından sütünden ve derisinden yararlanmaktır bu.. Bu parseli yakın zamanda alanlar bu parselin E: 1,00 Hamx: 7 metre yapılaşma şartlarını bilerek almış olduğu için ortada bir haksızlıkta eşitsizlikte yoktur. Aslında REAL AVM bağlamında ortaya çıkan tartışmalar tek bir parsel üzerinde yoğunlaştığı için aslında plan notları ile verilen bonusların sadece bu parsel için değil B1 bölgesi için 0,80, B3 bölgesi için de 0,35 emsal olarak alanın tamamında verilmekte, yaklaşık 300 hektar büyüklükte ve milyonlarca m2 yi ilgilendirmektedir. Bu konu dikkatlerden kaçmaktadır. Bu plan notları ile MİA alanında yaklaşık 1.500.000 m2 olası ilave inşaat alanı ortaya çıkmaktadır. Bu dikkatlerden kaçmaktadır.

Yine mevcut durumda taban alanının maksimum % 50 si kullanılırken öneride bu oran % 60 yükselmekte bu da tabanda betonlaşmayı artırmaktadır. MİA alanı ile ilgili olarak Adliye Kavşağı ve Yuvacık Kavşağı yeni baştan düzenlenmeden oluşacak yapılaşmanın ulaşım sorununa olumsuz etkisi çok şiddetli olacaktır. AVM ler asla kent merkezine yapılmamalı ama muhakkak ana ulaşım akslarında 3-5 km içeride konuşlanmalıdır. AVM nin oluşturacağı trafik ana ulaşım aksını tıkamamalı, ana ulaşım aksı kesintisiz akmalı, eğer birikme olacak ise AVM kendi iç ulaşım ağında olmalı ve bu trafik ana ulaşım aksına kontrollü olarak verilmelidir.

MİA ile ilgili söylenecek çok sözler olsa da diğer konulara geçebilmek için burada keselim şimdilik. İMAR PLANLARI Büyükşehir Belediyesi sürekli bu kentin 1/5000 Nazım imar planlarını yaptık diye övünmektedir. Aslında kendileri de çok iyi bilmektedirler ki mevcut planlar ve mevcut yapılaşma tam bir tezat teşkil etmektedir. 1999 Depreminden sonra kent genelinde kat sayısı 3 e düşürülmüş, ancak mevcutta yapılaşma 5-6-7 kat olarak kalmıştır. Planlara baktığınızda 3 kat görülen alanlar araziye çıktığınızda karşınıza 5-6 kat olarak çıkmaktadır. Bunun tipik örneği Yahya Kaptan dır. Yahya Kaptan da mevcut yapılaşma 8 kat iken imar planlarında bu bölge 3 kat olarak gözükmektedir. Bakınız size Kentin en planlı gelişmiş bölgesinden bahsediyorum. Diğer bölgeleri siz düşünün.

A ve B anahtar gösterimli alanlarda tabanda %40 kullanım emsal dışı alanlar ile %60 a kadar çıkmakta ve çekmeler hariç alanın tamamı dolu kullanılmakta, bunun neticesinde ortaya tamamen betonlaşmış bir kent çıkmaktadır. Özellikle kent merkezlerimiz beton yorgunudur. Yine pek çok kent merkezinde yollar 5-6-7 mt dir ve yarısına park yapıldığı için tek şeritlidir. Gece bir yangın çıksa pek çok noktada itfaiyenin müdahale şansı bile olmayacaktır.  İmar planları ayda 60-70 ve yılda 750-800 kez parsel bazında delinmekte ve plan bütünlüğünden eser kalmamaktadır.

Bu planlamanın en temel ilkesinin ve planın yok edilmesi demektir. Ortada yılda 800 noktasının delindiği bir plandan bahsediyorsak aslında bir plandan değil plansızlıktan bahsettiğimizin bilinmesi gerekir. Bunun dışında Emsal değere ilave olarak verilen ve emsalden sayılmayan alanlar konusu var ki bu tamamen gizli nüfus yoğunluğu demektir ve bunun oranı % 20 dir. Kocaeli de İmar Planları gelecek hedefleri isabetli tespit edilmiş verilerle yeniden yapılmaya mahkûmdur.

KENTSEL DÖNÜŞÜM KONUSUNDA, Kentsel Dönüşüm konusunda KOCAELİ sınıfta kalmıştır. Başarılı tek bir kentsel dönüşüm projesi yoktur. Gebze Hürriyet ve Yavuz Selim Mahalleleri, Çayırova Emek ve İnönü, İzmit Cedit Mahallesi hepsi birer sorun yumağı olmuştur. Bizim bu konuda basına da açıklamış olduğumuz temel bir ilkemiz var. Riskli alan ilan edip halka kendi projenizi dayatmayın. Önce halk ile mutabakata varın, bir avan proje üzerinde anlaşın, sonra riskli alan ilanı için başvuruda bulunun.

Bu söylemimize karşı çıkanlar yeni Sürdürülebilir Performanslı Kentsel Dönüşüm Yönetmeliği taslağına baksınlar. Orada bizim bu önerimizin yer aldığını göreceklerdir. Bakanlık artık bana halk ile anlaşmadan gelip riskli alan talebinde bulunma diyor. Git halk ile anlaş Fizibilete Raporu da içeren Avan proje ile başvur demektedir. Genel olarak Sosyal Demokrat Belediyelerin uyguladığı Kentsel Dönüşüm İlkelerimizi 4 başlıkta toplayabiliriz, 1- Rıza ve Katılımı Öncüleyen Dönüşüm:  Sadece maliklerin değil, kiracılar da dahil ilgili tüm yurttaşların, projenin tüm süreçlerine mahalle bazında ve sürecin mümkün olan en erken aşamasında katılımı sağlanmalıdır. Kentsel dönüşüm ihtiyacının nedenleri açıkça ortaya konmalı, kabul görmeli, dolayısıyla meşruiyeti tartışılmamalıdır. 2- Yerinde ve Ranta Kapalı Dönüşüm: 

Dönüşüme konu alanlarda yaşayanların yaşam biçimleri olabildiğince korunmalıdır. Deprem gibi hayati zorunluluklar dışında, bütün binayı yıkıp yeniden yapmak yerine, güçlendirmeler ve yenilemelerle hem kent kültürü korunmalı hem de kentlinin yaşam kalitesi artırılmalıdır. Yani, ortaya çıkan kentsel rant kamu gücü kullanılarak keyfe keder dağıtılmamalı, yoksul yurttaşlar kentin dışına atılmamalı, kiracılar tamamen savunmasız ve çaresiz bırakılmamalı, mülk sahipleri sosyal bağlarından ve yaşam tarzlarından koparılmamalı, yoksul yurttaşlar kentin eteklerindeki kalitesi ve niteliği sorgulanmaya muhtaç bir apartman dairesini borçlandırılarak satın almaya ve orada oturmaya zorlanmamalıdır.

3- Sosyal Kalkınmayı Gözeten Topyekün Dönüşüm:  Yerel yönetimler eliyle her mahalle için ve her bir hane halkı ölçeğinde sosyal, ekonomik ve fiziki veri tabanı oluşturulmalı, böylelikle, söz konusu bilgiler kullanılarak sadece binaların fiziki iyileştirmesi için değil, o binalarda oturan yurttaşların da sosyal ve ekonomik durumlarının iyileştirilmesine yönelik ihtiyaç analizi ve bunun gereği yapılmalıdır 4- Merkezi Değil Merkezle Birlikte Yerel Yönetim Eksenli Dönüşüm: Yerel yönetimler, merkezi yönetim stratejik ortaklığı ve koordinasyonunda, sürece etkin katılım sağlayabilecek şekilde yürütmeden sorumlu diğer ana ortak olmalıdır.

Belediye yetkilileri eğer talep ederlerse bu temel ilkeler ile Kentsel Dönüşümü başarı ile gerçekleştirmiş Sosyal Demokrat CHP li belediyelerden destek alabilirler. Başka neler önermişiz, Reklama harcadığınız para ile 30 adet katlı otopark yapılırdı demişiz, Vatandaşlardan alınmış olan otopark bedeli paraları ile sadece katlı otopark yapın demişiz, Yolların üzerindeki parklanmalara engel olun, yolları park eden araçlara değil trafiğin hizmetine sunun demişiz Akan trafiği trafik ışıkları ile kesmeyin, trafiğin akışını kesintisiz sağlayacak kavşak çözümlerine yönelin demişiz, Evsel Katı atıkların % 65 i geri dönüşebilen atıklardan % 25 i de iki yıl içinde doğada kaybolacak kompozit atıklardan ( ıslak evsel atıklar ve belediyenin park ve bahçelerden topladığı otsu atıklar) oluştuğunu bu bertaraf tesisinde ne yakmayı düşündüklerini, Katı Atık Bertaraf tesisinin YİD modeli ile yapılacağını bu konuda işletmeciye günlük çöp taahhüdünde bulunup bulunulmayacağını sormuşuz cevap alamamışız, Kartepe Teleferik Projesinde YİD modeli ile ihale edildiğinde bu sözleşmede günlük yolcu taahhüdünde bulundunuz mu diye sormuşuz cevap alamamışız, Bu kent daha fazla liman alanı artışını taşıyamaz dedik, Bize daha fazla liman lazım cevabını aldık!

Mevcut hazır demir yolu ağımız varken neden banliyö trenimiz yok demişiz, Yeryüzündeki demir yolu hattına paralel yer altına metro yapılacak olmasını yeniden düşünün dedik, Cengiz Topel Hava Alanının bilimsel verilerle nasıl aktif bir şekilde çalışabileceğini rakamlarla ortaya koyduk ve hava alanımız neden aktif bir şekilde çalışmıyor dedik, Ücretsiz Devlet Eğitimini Özel Eğitime terk etmeyin,  Evlatlarımızı ne olduğunu bilmediğimiz tarikat ve cemaat yurtlarına mahkum etmeyin demişiz cevap alamamışız, Bunun yanında mağdur edilen Kentsel Dönüşümzedelerin, İşten atılan işçilerin sesi olmuşuz, Hünkar Çayırını satamazsınız demişiz. Mağdurun mazlumun yanında yer almışız. Gelelim işin özüne, Destek verdiğimiz talepler ile Karşı çıkıp itiraz ettiğimiz konuları yukarıda sıraladık. Şimdi çıkıp karşı çıktığımız herhangi bir konuda kendi haklılıklarını iddia ve ispat etsinler.. Edemezler. Şimdi tüm bunların ışığı altında bu kentte bu ülkede CHP nin olmadığını düşünün…”


 

Bakmadan Geçme