Geçtiğimiz yıl annemle birlikte yaşadığımız İstanbul/Büyükçekmece’deki evimize biz işteyken, gündüz gözüyle hırsız girmiş tüm evin altını üstüne getirip, ziynet eşyalarını alıp o sırada annem eve girmek için kapıyı açınca da yangın merdiveninden kaçmıştı. Olay yeri inceleme gelip, kamera kayıtlarını isteyip, görgü tanığının olmadığını da belirterek yallah sepetledi bizi başından.
Dün gece 04:30 yan dairemize, insanların kendilerini en güvende hissettikleri yere, evlerine, evde uyuyorlarken, apartman kapısını levye ile açıp evin içinde rahat gezebilmek için ışıkları yakmakta hiç sakınca görmeyen hırsızlar giriyor. Odasına kadar girme cesareti gösteren hırsızı kovalarken çıkan gürültüye uyanıp yine aynı teraneler ile uğraştık. Önce polis, ardından olay yeri inceleme, kamera kayıtları bla bla bla.
Bu sefer olay yeri inceleme ekibi çok samimi davranıp ‘Hırsızları buluyor olsak bile sizin durumunuzda değişen bir şey olmayacak. Çalınanları geri alamayacağız, cezalar yetersiz olduğundan yakaladığımız kişileri de tekrar sokağa salacağız.’ Yani diyor ki ne bizi yorun, ne siz yorulun.
Ne olur yani evinize girilmişse, size ait olan eşyalar çalınmışsa ölmediniz ya!
Peki uyku sersemliğini çabuk atlatıp biraz daha hızlı davranabilse ve hırsızı yakalayabilseydi? Can havliyle hırsızı öldürmüş olsaydı yasalar nasıl işleyecekti? Yakın zamana kadar öldürdüğü hırsız yüzünden hapis cezası alanların haberlerini hep birlikte okuduk. Hele ki hırsızı arkadan vurduysanız. Vay sen misin kaçan hırsızı vuran!
2012 yılından beri takipte olduğum Nevin Yıldırım davası da bu arada sonuçlanmış. Hatırlamayanlar için özet geçeyim; Kendisine tecavüz edip hamile bırakan, işkencelerine son vermeyen tecavüzcüsünü öldürmüştü Nevin. Tecavüz sonucu hamile kaldığı için bebeğini doğurmak istememiş ama yasalar 5 aylık hamile olduğundan kürtaja izin vermemişti. Nevin’e kürtaj için izin vermeyen yasalar Nevin için müebbet hapis cezası verdi. Sanki hapis cezası almasaydı özgürce yaşayacakmış gibi, dalga geçer gibi, hiçe sayar gibi. .
Şimdi de Zuhal Olcay’a Cumhurbaşkanı’na hakaretten 10 ay hapis cezası verilmiş.
Bir vatandaş olarak, birey olarak, insan olarak soruyorum: Benim hayatım sizin egonuzdan daha mı değersiz!?
