Emre ATEŞ

Osman Gazi Köprüsü

Emre ATEŞ

Prof.Dr.Halil İnalcık’a ait tezden sonra Osmanlı Kuruluş Coğrafyası olarak Altınova önem kazandı.(veya kazanmalıydı.) İnalcık Hoca’nın, Söğüt’ü es geçmeden ‘devletleşme süreci’ açısından Ali Osman’ın kuruluşunu 1302’ye çekip Altınova’yı işaret etmesi bölge için önemli fırsatları beraberinde getirdi. Bölge için değişiklikler hissedilmeye başladı. Bölge de atılan adımlar bunun göstergesi oldu.

Yeterli miydi? Belki değildi ama samimiyetlerine inanarak önemsediğimi belirtmek isterim. Şu anda Karamürsel’de faaliyet gösterecek olup kuruluş aşamasında bulunan Yesevi Düşünce Eğitim, Kültür ve Sosyal Araştırmalar Merkezi(YEKSAM) bir çalışma yürütmektedir. Bu aşamanın hemen sonrasını yerel yönetimlere sunulacak proje yerel yönetimlere sunulacak. Bölgede milli bilnci ve tarihe aidiyet duygusunu geliştirecek projede, köprü ve isim meselesi maddelerden sadece bir tanesi. Gelelim köprü meselesine.

İzmir – İstanbul otoyol projesi kapsamında yapılan geçiş köprüsünde kısık sesle de olsa bir ad verme polemiği yaşandı. Ortaya atılan isimlerden önemseyeceğim isimler olduğu kadar dikkate değer bulmadığımda oldu.

Bir ara köprü inşaatında ölen Japon Mühendisin isminin verilmesi gündeme geldi. Duygusal bir refleks olarak ortaya koyulan bu fikre şahsım olarak hiç değer vermediğim gibi tepki de gösterdim. Altınova Belediye Başkanı Sn Metin Oral’ın bir önerisi oldu. Bu öneri, dikkate değerdi. Basın yoluyla Evliya Çelebi ismini zikretti. Başkan bu konuda ne kadar yol aldı bilemiyorum ama desteğe değer bir durumdu. Helanapolis ismini zikredenlere inat bir stadyuma Hersekzade Ahmet Paşa ismi verilmesi de bu samimiyetin referansı idi.

Şahsım olarak o ismi anlamlı bulsam da Osman Gazi’nin isminin verilmesinin bölgeye daha fazla etki edeceğine inanıyorum. Peki neden Osman Gazi Köprüsü?

Temel sebep, toplumumuzun Osmanlı’ya karşı var olan sempatisidir. Bölgede yapılan Osman Bey Heykeli dahi takdir topladıysa bu fikrin vücuda getirilmesi de taraftar toplayacaktır. Daha sonra, İstanbul’da yapılacak havalimanı için Abdülhamid Han’ın; üçüncü köprü için Yavuz Selim Han’ın isimlerinin geçmesi dahi ayrı bir samimiyet, heves ve cesaret uyandırmıştır. Altınova’nın Söğüt kadar itibar kazanmasına da vesile olabilir diye düşünüyorum. Bu bağlamda gerekli yerlere buradan şifahen çağrımız olsun istiyorum. YEKSAM olarak gerek Bakanlık nezdinde gerekse de yerel yönetimler nezdinde temasların olacağını belirtmek isterim. Dernek olarak ne kadar etkili olunur bilemiyorum. En azından Hz İbrahim’e giden karınca misali safımızın belli olmasını sağlarız diye düşünüyorum. Aidyet duygusundan yoksun olduğumuz bu dönemde, milli kültürüne yabancı, tarih bilincinden uzak bir neslin yetişmesine engel olabilmek ya da durumu tersine çevirebilmek endişe taşımaktan başka bir niyette olmadığımızı belirterek saygılarım sunarım.

AKÇA KOCA STADI

İzmit’te yapılacak stadyumda da benzer konu yaşanacağı kesin. İsmet Paşa üzerinde yapılan ajitasyon ve samimiyetin siyasete kurban edilmesi yerelde bir kutuplaşma yarattı. İsmet Paşa Türk Tarihi açısından oldukça önemli bir simadır. Stadyuma verilecek farklı bir ismin Paşa’yı silme olarak algılandığı sürece bir adım ilerlenemeyeceği kesindir. Şahsi fikrim, Malatya’da İsmet Paşa’nın kullanılması daha etkili olacaktır. “Koca İli”, “Koca Eli” şeklinde Akçakoca’dan esinlenerek Kocaeli ismi vücuda gelmiştir. Bu sebeple, yapılacak olan stadyuma Akça Koca isminin verilmesi yerinde olacaktır. Yetkililere arzımdır.

Yazarın Diğer Yazıları