Emre ATEŞ

UYUŞTURUCUDAN UYANIŞA

Emre ATEŞ

Mücadele sahanız ne olursa olsun. Durum tespiti, alacağınız tedbir ve atacağınız adımlar önemlidir.  Karamürsel'de artan uyuşturucu vakalarında önlem almada işte bu noktada sıkıntı yaşıyoruz. Öncelikle nerede duracağımızı bilmiyoruz. Yürütülen çalışmaların samimiyetine elbette inanıyorum ama başta da söylediğim üzere tespit doğru yapamıyoruz. 

Defaatle dile getirdim: bu sadece bürokratik makamlara ve emniyete bırakılmayacak kadar mühim bir mesele. Aşamalı bir yol haritası kapsamında uyuşturucu bağımlılığının öncesi, kullanım dönemi ve bıraktıktan sonraki dönemi kapsayacak detaylı bir çalışmayı mutlaka ama mutlaka işin içine toplum desteğini katarak yapmak zorundasınız. 
Kapalı kapılar ardında, protokol havasına büründürülen çalışmaların tek izahı şu olabilir: körler sağırlar, birbirini ağırlar...

Düşününüz emniyet birimleri aynı dakika tüm satıcıları yakalasın; ne değişir. Emin olun içeri alınanların yerine yeni satıcıların gelmesi ertesi günü bulmayacaktır.  
SİVRİ SİNEK İLE UĞRAŞIP BATAKLIĞI GÖRMEZDEN GELMEK ÇÖZÜM SAĞLAMAYACAKTIR.

Yesevi Düşünce Derneğini temsilen katıldığımız samimi ve çözüme istekli bir toplantıda da dile getirdik. Sivil Kanaat önderlerini, STK ları, eğitimcileri dahil etmezseniz ; başarı hayal olur. Pasif durumda olan Kent Konseyini acilen STK ları harekete geçirecek tarzda yapılandırmak zorundasınız. 
Meseleyi sorular ile derinleştirirsek; 

1. Bağımlı olan gencin psikolojik durumunun farkında olmayan, durum tespiti yapamayan, bataklığa saplanmasını görmeyen ANNE-BABAYI nereye koyacaksınız?

2. Gençleri, buraya iten sosyolojik yitikliklerini hesaba katmayacak mıyız? Bu yitikliklerin çözümünde toplumsal nedenleri dikkate almayacak mıyız?

3. Gençlerin kendini ifade edecekleri sorumluluk sahalarını kendilerine oluşturmayan yetkilileri, eğitim camiasını, siyasileri, sağlık hizmetlerini, STKları sorgulamayacak mıyız?

4. Gençler spor yapsın diye binbir güçlükle ayakta durmaya çalışan Karamürsel'de faaliyet gösteren Spor derneklerinin ve kulüplerinin dertleri ile ne zaman ilgileneceğiz?

5.Spor kulüplerinin tek ihtiyacını malzeme,  top, krampon olarak görmekten ne zaman kurtulacağız?

6. İlçemizde faaliyet gösteren Üniversite ile toplumun entegrasyonunu ne zaman sağlayacağız. Üniversitemizi ne zaman olumlu kullanacağız?

7. Millet alışverişte görsün mantığı ile hareket edip mücadeleyi ne zaman dosya faaliyetlerinden kurtaracağız? 

8. Siyasilerin kuru eleştirilerden, temennilerden kurtulmasına engel olup mevcut yasaların ıslahını sağlamaları noktasında ne zaman etkin rol oynacağız?

9. Bu sorular uzayıp gider. Bu soruları idrak edip çözüm yollarını ne zaman üreteceğiz?

Biz, bu konuda proje üretip yetkili makamlara çözümleri ile beraber sunarken, kimileri bizi kahraman olma çabasında değerlendirdi. Ama bizler ise vicdani muhakeme ile kendimizde de vebal hissettik. Mücadele yapılacaksa  taşın altına değil elimizi bedenimizi koymaya hazırız. 

Emniyette personel mi yok?  Emniyet görmüyor mu? soruları ile bu işin yürümeyeceği gün gibi açık.  Toplum destekli mücadele yürütmedikçe, nedenlerini ortaya koymadıkça, hepsinden önemlisi öz eleştiri yapmadıkça çözüm üretemeyiz. Bu şartlarda kararlılıkla bu işin üzerine gideceğiz. Suçlamaya önce kendimizden başlamak zorundayız. Hepimiz iyi bir hekim, iyi bir anne-baba-abi, iyi bir siyasi,  iyi bir eğitimci-öğretmen olacağız. İnanın bunları olursak iyi bir polis olmamıza gerek kalmayacak...

Saygılarımla...

Yazarın Diğer Yazıları