Komik olmanın ötesinde bir durum. Kimi zaman da insanların aklıyla dalga geçmek sanıyorum. Kendilerini çok akıllı, daha doğrusu toplumdan daha akıllı görmeleri gibi bir psikolojik görünüm…
AKP İl Başkanı Şemsettin Ceyhan’ın geçtiğimiz günlerde düzenlediği bir basın toplantısı vardı. O toplantıda, iktidarda CHP ile MHP varmış, kendisi ve kendi partisi de muhalefetteymiş gibi bir tavır sergilemişti.
“Laf üretiyorlar” demişti…
“Bizim bir günde yaptığımız işi muhalif partiler bir ayda yapamaz” demişti...
Düşünüyorsunuz; AKP İl Başkanı’nın söyledikleri ne anlama geliyor? Ne çıkarabilirsiniz bu söylenenlerden?
CHP için “hizip partisi” söylentisini çok biliriz. Parti içinde çok bilenlerin olduğunu da biliriz. Çok tartışıldığını, bu nedenle çok zaman sonuca varılamadığını da biliriz. Biliriz de, CHP içinde, AKP’nin kadrolarını suya götürüp susuz getirecek nitelikte çok insanın varlığını da biliriz…
CHP içinde, dini politikaya alet etmeyecek insanların çoğunlukta olduğunu da biliriz…
CHP içinde Atatürkçü olanların, laiklik yanlısı olanların toplandıklarını da biliriz…
Aynı basın toplantısında, AKP’nin eski bakanı ve milletvekili Nihat Ergün’ün kitabını imzalayıp kendisine verdiğini de söyleyen AKP İl Başkanı, Ergün’ün kitabındaki ayrıntıları nasıl açıklar acaba? Bunu da bilmek isteriz…
MHP için de yaklaşık aynı şeyleri söylemiş sayın İl Başkanı. Bunu da düşündüm ve hem MHP hem de CHP için söylediği;
“Bizim bir günde yaptığımız işi muhalefet partileri bir ayda yapamaz” sözüne bir kez daha takıldım!..
Partisinin bakanları hakkındaki söylentileri mi anlatmaya çalıştı dersiniz?
Evlerindeki para kasalarını mı söyledi örtülü biçimde?
Yargıya gitmeleri gerekenleri TBMM çatısı altında nasıl aklamaya çalıştıklarını mı anlattı da biz anlayamadık?..
Emekli birinin, belediye otobüsünde yolculuk yaparken yanındakine söylediği;
“Otobüse bedava biniyorum, ayda 800 TL maaş da alıyorum, daha ne olsun” demesine mi güveniyor acaba!
Ama güvendiği dağlara her an kar yağabilir. Yalnızca Kocaeli’de ilk kez oy kullanacak olan 22 bin seçmenin olduğunu kendisi söylemiş ve onlar emekli değil, 800 TL ile geçinmek niyetinde de hiç değil. İçlerinde atanamayan öğretmenler var, içlerinde üniversite bitirip iş bulamayanlar var, içlerinde, okulunu bitirmiş, işsiz kalmış ama yine de kendisinden devlet bursunu ödemesini istedikleri var…
“Gençler sandığa gitsin” demiş ya, onun için söylüyorum. Gidecekler kuşkusuz, gidecekler de, o genç insanların kendilerinden daha akıllı olduklarını söylemek falcılık değildir. Yandaş basının, yandaş kamuoyu araştırma şirketlerinin abartmaları kurtaramayacaktır kendilerini bu kez…