Karamürsel'de geçtiğimiz hafta siyasi partiler meclis üyesi taslaklarını oluşturdular. Kimileri hala daha müdahale etmeye çalışsalar da, AK Parti belediye başkan adayı Mesut Çetinkaya harici geri kalan belediye başkanlarının oluşturdukları listeyi çok fazla değiştireceğini düşünmüyorum.
En fazla birkaç kişinin sıralaması değişir düşüncesindeyim.
Bu arada bir parantez açıp Mesut Çetinkaya'nın vebaline girmeyeyim. Diğer partilerden ayrı tutmamın nedeni, iktidar partisinin gücü nedeniyle listede istediği yeri bulamayan kişilerin ulaşa bildiği her kese Çetinkaya'yı aratması yada İsmail Yıldırım'ın önerdiği kişilerin olması. Diyerek Mesut Çetin kayanın hakkını teslim edeyim.
Şimdi gelelim ilçemizin güzide partilerinin bana göre yaptığı korkunç hatalara. Neden korkunç hata dediğimi adaylar açıklandıktan sonra çok daha iyi anlayacaksınız.
Adaylar açıklanınca ayrı bir yazı ile sizlerle paylaşacağım.
Şimdi bu ismin ne işi olur bu partide, bu kişi nelerden yargılandığı ne çabuk unutuldu, bu kişinin bir düzgün ticareti var mı diye sayfalarca yazardım ya.
Ne gereği var!
Zaten siyaset benim hayatım boyunca hiç bir zaman anlaya bildiğim bir şey olmamıştır. Nedense bu siyase giren birazda tüylenip parti içinde pof poflananlar kimliğin verdiği bir öz güven mi desem, bir şey oldum edalarımı mı desem öyle bir kafaya giriyorlar ki, şimdiye kadar anlamadım her halde anlamaya ömrümde yetmez.
Sevgili dostlar, bugün itibarıyla seçimlere sadece 40 gün kaldı.
Diğer seçimlerin aksine, bu seçimde mağlubiyet yaşayan AK Parti ve CHP belediye başkan adayları büyük bedeller ödeyecek. Verdikleri kararlar, yaptıkları hatalar teşkilatlarına değil, doğrudan başkanlara mal olacak.
Ve sonrasında! Herneyse...
Hepi topu 40 gün göz açıp kapayıncaya kadar sürer.
Sonrasını ise sonra dolu dolu yazarım.
Ancak, tüm siyasi parti belediye başkanlarına naçizane tavsiyem şudur ki, unutmayın, seçim bitene kadar başkansınız.
Seçim bittikten sonra bu süreçte sizlere verilen başkan takıları olmayacak.
Ancak, yaptığınız, yapmadığınız, dağıttığınız, parçaladığınız, kırdığınız, üzdüğünüz, önemsediğiniz ve önemsemediğiniz herkesle birlikte yaşamaya devam edeceksiniz.
Hani siz şimdi kendi içinizde, size verilen gazlarla ayaklarınız yere basmadığı için belki unutmuşsunuzdur, ama yine ben hatırlatayım dedim.