Sevgili takipçilerim,
Öncelikle, serzenişlerinizden dolayı son derece haklı olduğunuzu belirtmek isterim. Binlerce kişinin takip ettiği köşe yazılarına ara vermemiz sizin dikkatinizi çekti ve bu büyük destek gerçekten hem beni hem ekibimi çok mutlu etti.
Şimdi asıl konuya gelelim.
Ben şahsen bu ilçede belediye başkanı adayı olan herkesle görüşüyor, selamlaşıyor ve varsa bir istekleri konusunda elimden geldiğince yardımcı olmaya çalışıyorum. Elbette ki gönlümde bir aday var ve sandık başına gittiğimde ailemle, sevenlerimle birlikte elimizden gelen desteği vereceğiz.
Ancak bu, sahibi olduğum medya platformlarında sadece onu destekleyeceğimiz anlamına gelmez; diğer adayları görmezden geleceğimiz ya da onları gölgede bırakacağımız anlamına da gelmez.
İlçede toplam 11 belediye başkan adayı bulunuyor ve bunlarda 8 aday şu anda yoğun bir şekilde çalışmalarını sürdürüyor.
Elimizden geldiğince her adayın haberini yapmaya çalışıyoruz. Ancak bize bilgi vermeyen ya da fotoğraf/metin göndermeyen adayların/partilerin haberlerini yapma şansımız olmadığını da belirtmek isterim.
Bu yüzden kimsenin kafasında yanlış anlamalar olmasın.
Geçmiş seçimlerde daha fazla desteklediğimiz ya da daha az haber yaptığımız adaylarla ilgili yapılan yorumlara kulak asmayın lütfen. Eğer bir adayın haberini sıkça yapıyorsak, o aday bizimle bilgi paylaşıyor demektir.
Eğer bir adayın haberini az yapıyorsak, bizimle bilgi paylaşmıyor demektir.
Tarafsız bir tutum sergilemek, diğer gazeteler gibi taraf olmamak en önemli prensibimizdir. Bu nedenle bugün Alexa ve Google değerlerinde sadece ilçede değil bölgede en çok okunan gazete olduğumuzu belirtmekten gurur duyuyorum. Çünkü gerçek gazetecilik yapıyoruz; sahada haber peşinde koşuyoruz. Oturduğumuz yerde kopyala yapıştır yada şöyle olmuş, böyle olmuş diye değil bilgi ve belge ile gazetecilik yapıyoruz.
Siyasetçilere gelince, Karamürsel genelinde en çok konuşulan konuların başında, itibarlı kişilerin parti değiştirmesi geliyor. Ancak siyaset adı üstünde siyasettir.
Aynı partiden olan bir belediye başkanı, aynı partinin ilçe başkanına hakaret edebilir ve diğer partiye geçebilir.
Bu durumu fazla dert etmeyin.
Benim için esas olan şey, Mesut Çetinkaya'nın ya da Ahmet Çalık'ın, yada Mehmet Baş'ın, yada Yunus Emre Katı'nın, yada Ali Osman Aydın'ın, yada Murat Akbaba'nın, yada Hasan Özbaş'ın, yada İdris Kılıçaslan'ın kendilerine ve teşkilatlarına yönelik yapılan olumsuz eleştirilere rağmen, sosyal medyada kavga etmediklerini, belden aşağı siyaset yapmadıklarını görmektir.
Bu insanlar aslanlar gibi seçim propagandası yapıyorlar.
Özellikle partilerin içinden çıkıp sosyal medya şarlatanlığı yapan kişiler, siz bu insanların beyinlerine girmeyi, ahlaklarını değiştirmeye çalışmayın.
Başaramazsınız.
Bırakın, ilçede temiz bir şekilde geçirilecek 29 günün ardından sandığa gidilsin.
Son olarak, bana gaz vermeye çalışmaktan vazgeçin lütfen. Ben kimin ne olduğunu çok iyi biliyorum. Bakmayın gündeme gelmiyorsam şu siyasi süreci bozmamak için. Çünkü siyasetçiler gerçekten çok güzel bir siyasi atmosfer ile muhteşem bir seçim süreci yürütüyor.
Dün bana dost olan, yarın da dost olacaktır. Benim fıtratım 40 küsür senedir değişmedi değişmezde!
Biz bu memlekette kırk kişiyiz ve birbirimizi çok iyi tanırız.
Sevgilerimle,
Haydar | 03 Mart 2024 23:25
Memlekette insanlar takım tutar gibi parti tutuyor artısı eksisi doğrusu yanlışı nedir ne değildir diye sorgulamıyor. Size kısa bir soru Ak partinin adayı Mesut bey sayı ve oran olarak daha aşağıda olan partilerin birinden aday olsa idi başarılı ve olabilme şansı yüzde kaç olurdu? Hatta Byş adayı Tahir bey Ak partiden değil de Saadetin veya Refahın adayı olsaydı kazanabilme olasılığı neydi? İsmiyle öne çıkabilirler miydi peki? Kendilerini tanıtabilirler mi? Buyursun herkes şapkasını önüne koysun düşünsün aday mı önemli partisi mi? Yoksa geleceğimiz mi?