İlk defa ilçede bir çakma hesap beni övünce, haberlerimi paylaşınca acayip tuhafıma gitti. Dedim ki, bunlar önce böyle övüyor ama sonra kimin maşası çıkacakşar acep derken hala bir şey yazılmayınca vallahi hayret ettim.
Normalde bu ilçede 2 çakal gazeteci ile bir kapı kulpu ve tayfası yapar bu çakma işleri ama bu kuş başka!
Tabi kuş olurda kedi olmaz mı?
Onu da ilerleyen günlerde göreceğiz artık haftaya yazarız!
Nerenin kedisi olduğu belli olur…
Gelelim bu sahte hesaplara ve bu hesaplara verilen tepkilere.
Şimdi ismi, kimliği, kişiliği, ne olduğu belli olmayan kişilere karşı kısa dönemli çok ilginç bir şekilde ilgi ve alaka var.
Nedense insanlar aslında çok iyi bildikleri fakat aman üstümüze bu pislik sıçramasın, aman itle, köpekle muhatap olmayalım diye ses çıkarmadıkları şeylerin böyle esrarengiz hesaplar tarafından deşifre edilmesini seviyor!
Tabi oradan atması, sallaması, sayması, sövmesi kolay ya!
Ne diyelim herkesin bir tercihi var!
Şimdi gelelim benim için anca arkamdan rüzgâr yapan zavallılara, merak ediyorsanız benim kuşum hala ötüyor rahat olun.
İşten, güçten çok zaman bulamadığım için çok vakit ayıramıyorum gazeteye, yoksa memleketim için her bulduğum fırsatta hizmetindeyim.
Ben bir şey yazacaksam, söyleyeceksem öyle piyasada külhan bey gibi gezip üç kuruşluk menfaati için milletin bir yerlerini yalayan kişiliksizler gibi kuytudan nara atmam. Kenar, köşede ben aslanım, ben kaplanım, salarım çocukları rüzgârları yapan sahte kabadayılar ile aklınızı bulandırıp beni kendini satan kişiliksizlerle karıştırmayın.
Benim kuşum meydanda öter!
Kenar köşede değil!
Bu arada öyle birilerine yalakalık yapacağım diye benim adım üzerine yorum yapıp yanımda gözüküp minik kafaları ile kahpelik peşinde koşan çakallara sanal alemden cevap vermeme nedenim aslanlar gibi cevabı yüzlerine vermemden dolayıdır. Küçük kafanızın bir yerinde dursun.
Karamürsel Sanayici İş İnsanları Derneği ve İsmail Yıldırım
Bu İsmail Yıldırım’ın egolarına hayranım.
Ben ne dersem o olur!
Benim haberim olmadan kuş ötmez!
Benim haberim olmadan dernek kurulmaz!
Ben onay vermesem ilçede şube açamazlar!
Ah be Yıldırım, sen tişörtünle arada makamına gel bir iki fotoğraf çektir, dağlarda, börtü böcekle ihtiyarladım ama bakın dediğiniz kadarda göbeğim yok diyerek at sosyal medyaya fotoğrafları.
Sonra yenile, yenile sayfaları bu ne den az beğeni aldı, bu neden az yorum aldı tek derdin o olsun.
Başka kişiler başkan olamadı ama neden benden daha çok takip edilip, neden bu kadar beğeni alıyor diye takılma!
Bunlar hep ilerleyen yaşların kafa yapısı.
Sen gençleri yine bırakma insanı diri tutuyor enerjileri.
İki de tweet at.
Bak o kadar laf söylediğin sosyal medyada ne büyük yol kat ettin.
Hoş biraz maliyetli oldu ama sana dokunur mu yahu.
İki haftada bir hava güzelken önden zabıtaları yollayıp kim var, kim yok diye baktır!
Sonra esnafa gülücükler at iki güzel söz, iki sempatiklik sizlerle aslında çok ilgileniyorum ama hiç çaktırmıyorum edası ile takıl işte.
Nasıl olsa boynuzlar kulağı geçmiş!
Bak belediyede işler sensizde gayet güzel ilerliyor.
Öyle kalın ağabeyler için orada, burada atıp tutma.
Yok, ben şehrül başkanım!
Yok, ben sizle muhatap olmam siz anca yardımcımla görüşürsünüz.
Yemez, yemez!
Büyük insanlar çok büyük olana kadar ne çakallarla uğraşıyor, neler görüp geçiriyor bir bilsen.
Öyle senin ağırdan satman çokta bağlamaz onları.
Onlar işe bakarlar oluyor mu, olmuyor mu?
Sinirleri, egoları öyle senin ilçede iş adamı sandıklarına benzemez!
Senin belediye personelinin 10 katı insan çalıştıran kişilerin gösterdikleri saygı ve hoş görü şahsına değil!
Şu an olduğun makam ve mevkie.
Sizin belediyede çok para döndürüyorum sandığınız paraların misli, mislini o çooook yukarıdan baktığınız insanlar yemek masalarında bırakıyorlar.
Ah Yıldırım ah, yarın, öbür gün saltanatın kayığından inince, memleketten dışarı çıkınca çok mahcup kalırsın sonra demedi deme.
Dediğim gibi bu ceket sana 10 beden büyük gelir, dikkat et…
Anladın sen onu…
