Karamürsel halkı ormanlarını talan ettirmedi!

Karamürsel'e yapılacak taş ocağı ve orman katliamına mahkeme engeli. Bursa'ya yapılacak olan Karadere ve Kınalı Barajları'nın inşaatında kullanılmak üzere Karamürsel'de yapılacak olan taş ocağını mahkeme iptal etti.

PAYLAŞ
TAKİP ET Google News ile Takip Et
Karamürsel Haber Gazetesi - Mahizer Türk

Kınalı Barajları Malzeme Ocakları Kırma Eleme Tesisi ve Hazır Beton Santrali" isimli taş ocağı projesini tarım ve hayvancılığı etkileyeceği nedeniyle istemiyordu. Taş ocağı projesine karşı 25 Şubat 2021'de Kocaeli Çevre ve Şehircilik Müdürlüğü'ne itiraz dilekçesi vermiş, 22 Nisan 2022'de ise ÇED olumlu kararına karşı da dava açmış, ilk duruşma 27 Ekim 2022'de yapılmıştı.

Bursa 3. İdare Mahkemesi, Kocaeli Karamürsel Kızderbent mahallesinde açılması planlanan ancak mahalle sakinlerinin mücadele başlattığı taş ocağının ÇED olumlu kararını iptal etti. Kızderbentliler Dayanışma ve Kalkınma Derneği, 30 Haziran 2020'den beri 91 bin 958 hektarlık bir alana kurulacaktı.

DİRENDİK VE KAZANDIK

Kızderbentliler Dayanışma ve Kalkındırma Derneği Başkanı Enver Demirsoysal, karara ilişkin şunları söyledi: "Dün, dava sonucu elimize ulaştı ve biz kazandık. Yaklaşık 2,5 yıldır verilen haklı bir mücadele vardı, emek vardı, haklılığımız vardı ama buna karşılık yapılmak istenen bir taş ocağı da vardı.

Bizler herkese rağmen direndik ve kazandık. Bizler her şeye olumlu ya da olumsuz karşı çıkan bir düşünceye sahip değiliz, biz barajın yapılmasına da karşı değildik ama bir proje yapılırken maalesef günümüz düşünülerek yapılıyor. Günümüz düşünülerek yapılan projelerdeki hataların acısı ise yıllar sonra çıkıyor ve bunu hepimiz çekiyoruz.

Dolayısıyla bu projede halkın yaşam kalitesini düşürecek bir projeydi ve biz de karşı çıktık. Karamürsel kazandı, Kızderbent kazandı, biz kazandık.”

MAHKEMENİN DEĞERLENDİRMESİ

Bursa 3. İdare Mahkemesi, "Çevresel Etki Değerlendirmesi Olumlu kararının çevre açısından mevzuat ve bilimsel esaslara uygun olmadığı" sonucuna vararak, ÇED raporunun iptaline karar verdi: Dava konusu projede yer alan barajların, bölgede giderek artan nüfusun ihtiyacı olan içme ve kullanma suyu ile tarımsal faaliyetin yürütümü için gerekli olan sulamanın sağlanmasına dönük olması sebebiyle baraj yapımında kamu yararı bulunduğu ve baraj gövdelerinin planlandığı bölgeler, aks yerleri ile yüksekliklerinin bilim ve tekniğe uygun olduğu anlaşılmakta ise de nihai ÇED raporunda orman alanlarında ve kesilecek olası ağaç sayılarına ilişkin hesaplamalar gerçeği yansıtmadığı, Orman amenajman planlarının dikkate alınmadığı, dolayısıyla orman sahalarına ilişkin hatalı veriler esas alınarak getirilen öneriler ve alınması öngörülen tedbirlere itibar edilemeyeceği, Ayrıca, proje kapsamında baraja malzeme temini için inşaat süresince geçici olarak açılacak andezit ocağının orman arazisinde yer alması, yerleşik nüfusun bulunduğu ve yoğun tarım ve hayvancılık faaliyetlerinin yapıldıgı Aktoprak ve Kızderbent mahallelerine yakın olması, Tuzla Deresi'nin sağ ve sol sahili arasında bulunması karşısında nihai ÇED raporunda alternatif malzeme ocaklarına ilişkin bir değerlendirme yapılmadığı, Andezit ocağına yakın mesafede yer alan ve halihazırda faal olan üç adet malzeme ocağından malzeme temininin tartışılmadığı, proje kapsamında geçici olarak işletilmesi planlanan malzeme ocağı faaliyetinin bahsi geçen duyarlı yörelerde kalıcı çevresel etki bırakma ihtimalinin bulunduğu dikkate alındığında, projenin yapılacağı yerin ve etki alanının çevresel özelliklerini, çevresel etkilerini belirlemede yetersiz olduğu ve olumsuz yöndeki etkilerin önlenmesi ya da azaltılmarı için alınacak önlemleri yansıtmadığı anlaşıldığından, dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna ulaşılmıştır.

 

HABERİ PAYLAŞ:
BUNLARA DA BAKIN