AK PARTİ İLÇE BAŞKANI KİM OLMALI?
Karamürsel Ak Parti ilçe başkanı Recep Demirel için birçok haber yapmışımdır. Özellikle ilçe başkanı olduktan sonra yaşamında var olan değişiklikler büyük bir kesimin dikkatini çekmiş olacak ki, kendisi hakkında her zaman çokça konuşturmayı başarmış güzel bir insan.
Ben Allah için kendisinden hiçbir zarar görmedim. Fakat ellerinde silahlar ile sosyal medyada dolaşan fotoğraflarını kendisine sorup yaptığım haberden sonra aramız biraz limoni. Aslına bakarsanız bırakın Türkiye ismini Dünyaya duyurdum ama kendisi şöhreti sevmedi diye düşündüm.
Ama tekrar ediyorum uzun bir zamandır aramız limoni olduğu için görüşmemiş olsak da, kendisini vicdanlı ve samimi bulduğumu her daim her ortamda dile getirmiştim yine getireyim.
Evet, iyi ve vicdanlı bir adam dedim ama iyi ve vicdanlı bir adam olması bulunduğu makam için yeterli değil. Aslında bana sorsanız zaten o makamda olmasının en büyük nedeni de bu olsa gerek diye düşünmüyor da değilim hani!
Hani ilçemizde yıllardır bazı makam sahiplerinin kadın, erkek demeden altında çalışan kişilere ettiği hakaret ve küfürlere bile alışmış olan bir Karamürsel örneğini yıllarca yaşayan bir ilçede böyle naif bir adamın bu makamda olmasının nedenini aslında bilen biliyor da, oraya girmeyeceğim. Çünkü ben gerçekten Recep Demirel'i önemserim. Uzun zamandır konuşmuyor olmamızı nefis yapmam ve adamlığını es geçmem zaten bana yakışmaz.
Doğruya, doğru!
Koskoca iktidar partisinin koskoca ilçe başkanısınız. Çoğu zaman partinizin en üst düzey isimleri ile sık, sık görüşebiliyor ve eğer sesinizi üslubuna göre biraz yükseltirseniz bulunduğunuz bölge için yaptıramayacağınız şey olmayacağına ben defalarca başka ilçelerde şahit oldum.
Peki, ama neden bizim ilçemizde ilçe başkanının ismi sadece olağan protokollerin olağan organizasyonları harici hiç duyulmuyor?
Neden İlçe kadın kolları ve Gençlik kollarının yakaladıkları büyük başarıların hiç birinin ufakta olsa bir benzeri ilçe başkanı Recep Demirel'e nasip olmadı?
Yâda, başarıları hep cılızımı kaldı?
Bilmiyorum farkında mısınız ama ben hatırlatayım eski ilçe kadın kolları başkanı Nurcan Aydın veya şuan mevcut kadın kolları başkanı Gülsüm Ekin ile ilgili defalarca muhteşem haberler yaptım. Her şeyi bir kenara bırakalım bu iki hanım efendi defalarca küçücük ilçeden yüzlere kadın kolları başkanını geride bırakarak Türkiye birincisi olmanın aslında hiç zor bir şey olmayacağını göstermedi mi bizlere?
Peki, ilçe başkanı Recep Demirel bu geçen süre zarfında ne yapıyordu?
Neden ilçenin hayati bir sorunu yâda gerçekten ivedi çözülmesi gereken ve elindeki güç ile çok rahat bir şekilde çözebileceği problemler için masaya yumruğunu vurarak çalıştığını neden hiç göremedik?
Bilmeyenler için şunu hatırlatayım, aslında her parti için geçerlidir bu söyleyeceklerim. Fakat Ak Parti ve Recep Tayyip Erdoğan için olmazsa olmazdır. Birçok mahalle başkanını bizzat kendi arayarak, aynı şekilde birçok ilçe başkanını yine bizzat kendi arayarak birçok konunun tam olarak detaylarını onlardan bizzat öğrenir. Zaten teşkilatında yıllarca bu denli samimi görülmesinin en büyük nedeni budur. Peki, Recep Demirel bu ve bunun gibi birçok konuyu benden çok, çok daha iyi bildiğinden adım gibi eminim. Fakat sorunlar ile dertlenip Ankara yollarını aşındırdığını, yâda milletvekili veya bakanları sürekli sıkıştırarak en azından büyük sorunlarımıza ivedi çözümler üretilmesi için yeterli önemi göstermedi.
Bulunduğu makam öyle büyük bir makam ki, ben görmesem de bu ilçede ilçe başkanlığı yapan kişinin neler yapabileceğini ve yaptığını çok dinledim ve takdir ettim. Hangi parti olursa olsun, hangi partiden ilçe başkanı olursa olsun bu ilçe için uğraşan her ilçe başkanı başımın tacıdır.
Recep Demirel güzel adam ama güzel adam olması bulunduğu makamın koltuğunu doldurmaya yıllardır yetmedi ve bu ilçe hakkı olan üniversite, hastane, yol ve saymakla bitiremeyeceğim onlarca sıkıntı ile yaşamaya mahkûm edildi. Artık elimizden kaçıp giden yâda reklamları yapılıp kaymakları yendikten sonra rafa kaldırılan birçok projeyi unuttuk gitti bile.
Ah benim güzel ilçem ve bahtı kara ilçem. Şimdi bazı Ak Partili dostlarımın mırıldandığını duyar gibiyim. Eğer sesi çok çıkan bir ilçe başkanı olsa bu kadar zamandır o koltukta oturturlar mıydı?
Eğer öğle kadın yâda gençlik kolları gibi Türkiye genelinde sivrilse başına ne çoraplar örülürdü bilmez misin dediğinizi inanın duyuyorum. Bırakın duymayı Ak Parti ilçede gençlik kolları başkanı Adem Özgüneş gibi büyük projelerin altına imza atan ve ilçedeki gençlik kollarının ismini kurduğu ekibi ile birlikte üreterek yaptığı projeler ile ülke genelinde Ak Parti gençlik kolları başta olmaz üzere, diğer partilerin gençlik kollarına da örnek olmuştu. İçenin ismini uzun zaman gerek yerel, gerekse ulusal basında duyurmayı başaran pırıl, pırıl bir gençlik kolları başkanının başına gelenlere şahit olduktan sonra aslında size de hak veriyorum.
Bu ilçe zaten zulme ve haksızlıkları görmezden gelerek susup kendi makam, mevki ve servetine zeval gelmemesi için susup işine bakan ağabeyleri, ablaları görüntüde çok sever ama arkalarından nasılda sustuklarını herkese reklam ederken.Aslanlar gibi haksızlık karşısında dikilen sesini çıkarıp adamlığını ortaya koyarak sivrilen insanlara büyük destek verir, takdir eder ama gizli, gizli.
Sonra birileri elindeki güçle Adem Özgüneş gibi pırıl, pırıl delikanlıların ekmeğine kan doğrarken çoluk, çocuk sahibi aslan gibi delikanlı işinden, gücünden edilirken kafalarını kuma sokar ve çıt ses çıkartmazlar? Neden? Ama tezgahımız bozulmasın diye!
Bu arada şimdi birileri bir yerlerinden uydurup bak Adem Özgüneş'i tanıyor sahip çıkıyor diye boşuna kafasını yormasın. Ben Recep Demirel ile görüştüğümün yarısı kadar bile Adem Özgüneş ile görüşmemişimdir. Fakat başkanlık yaptığı dönemde özellikle üniversite konsey seçimlerinde kafa, kafaya gelmiş olsak bile elinde güç olmasına rağmen adamlık yapmış ve tanıdığı ama hiç oturup konuşmadığı büyüğüne bile saygısızlık yapmayan adam gibi adamlığına şahit olduktan sonra sussam kanım kurur. Yarın Recep Demirel aynı sıkıntıları yaşasın aynı tutumum şimdi olduğu gibi onun içinde olacağı aklınızın bir kenarında dip not olarak kalsın.
Fakat benim derdim makam ve mevkilerden çok ama çok daha büyük. Zaman hızla geçiyor. Makamlar, mevkiler, paralar geliyor gidiyor ama bu arada benim çocuklarım gibi bu ilçede binlerce çocuk ne kadar bu ilçenin devlet hastanesinde yıllardır olmayan ve bir türlü getirilemeyen kadın doğum doktorunun yokluğu nedeni ile başka ilçelerde doğmuş olsalar da hızla bu ilçede büyüyorlar. İlçe hak ettiği imkânlara ulaşamadı için bir şeylerin yüksek sesle dillendirilip yine güzel yürekli ama birazda masaya yumruğunu sert vurarak hizmet getirecek bir kişinin ilçe başkanı olarak sadece ilçe ile dertlenmesi gerektiğini düşünüyorum. Recep Demirel'in artık koltuğu kendi gibi güzel yürekli ama birazda sesi gür çıkabilen ve en önemlisi ticaret ile uğraşmayan yeni bir isme devretmesi gerektiğini düşünüyor ve sizlerle paylaşıyorum.
TEBRİKLER MESUT ÇETİNKAYA
Dün sabah namazından sonra kardeşimin dükkânını açıp namazdan çıkanlara semaverde çay ikram edip uzun, uzun sohbetler ederken Mesut Çetinkaya ile karşılaştım. Makama adapte olmuş ve yanındaki belediye çalışanından birkaç konu hakkında bilgi alarak ve etrafta kendisine selam veren, vermeyen herkese tebessüm ederek esnaf ile ilgilenmesine şahit olmak beni çok sevindirdi.
Hani rayban gözlüklerini takıp şöyle karnını içine çekerek göğüslerini kabarta, kabarta gezdiğini görseydim gerçekten çok üzülürdüm.
Bir ara sosyal medya hesabından yapmak zorunda kaldığı yâda, kendi isteği ile yaptığı paylaşımlar ve çakma hesaplar üzerinden beni çok eğlendiren kimliksiz ama zavallı zerzevatların bana yapmaya çalıştıkları sanal saldırıları paylaşıp beni üzmüş olsa da, ben hiçbir zaman Mesut'un sosyal medya hesaplarında yaptığı paylaşımları nedeni ile kendine gönül koymamışımıdr.
Çünkü ben Mesut'un elinde olan çok kısıtlı imkânlar ile bu ilçenin insanlarını iş sahibi yapmak için gösterdiği çabaya ve sırf bir kişiyi daha güzel bir işe sokayım diye yaşadığı büyük sıkıntılara şahit olup tanımıştım ilk kendisini. Ve öyle güzel bir adamdı ki,yaşadığı çok fazla olumsuzluğa rağmen aslında dönen fırıldaklar ile uzaktan, yakından alakası olmamasına rağmen büyük sıkıntılar çekip, sergilediği adamlığa şahit olduğum günden bu yana özününü bilir ve kendisini önemserim.
Adamlık benim için önemlidir çünkü! Yaptığım meslek nedeni ile yüzüme söylenmeyen, söylenemeyen şeylerin üzerinde çokça durmamayı zaten uzun zaman önce öğrendiğim için küçücük beyinli ve zerre yüreği olmadığı için anca insanların arkasından konuşan eşlerinin giydiği eteğe bile layık olmayan zavallılar gibi olmadığı için Mesut'un güzel bir adam olduğundan hiç şüphem olmamıştı.
Karamürsel'de seçim sonrası Karamürsel'in geleceği ve ilçe halkı için içime sinen tek isim Mesut Çetinkaya olduğunu zaten seçimlerin ardından dile getirmiştim. Seçim sonrası ilk defa karıştığım başını secdeye koyup Allah (cc) korkusu olan ve aslına dönen bir Mesut görmek beni gerçekten mutlu etti. Allah (cc) yolunu ve bahtını açık eylesin inşallah.