Divan Başkanı Karamürsel'den seçildi

Karamürsel'de özellikle eğitim camiası başta Karamürsel'de özellikle eğitim camiası başta olmak üzere geniş bir kesim tarafından tanınan ve sevilen, Önder Kaymaz, HÜRRİYETÇİ EĞİTİM SEN Genel Kurulunda Divan Başkanı Seçildi.

Ankara'da yapılan ve 170 Delegenin katıldığı Olağan Genel Kurul'da oybirliği ile Divan Başkanı seçilen Hürriyetçi Eğitim Sendikası Kocaeli İl Başkan Yardımcısı Önder Kaymaz, 4688 sayılı Sendikalar Kanunu hakkında haber sitemize ilginç açıklamalarda bulundu.

Türkiye Genelinde 13 Aralık 2021 ve Kocaeli'de 2022 Ocak ayında kurulan Hürriyetçi Eğitim Sendikası I. Olağan Genel Kurulu'nu Ankara'da Çalışma Bakanlığı Eğitim ve Sosyal Tesislerinde gerçekleştirdi. İki Gün süren Genel Kurulun ilk gününde Kurucu Genel Başkan Levent Kuruoğlu ve 170 delege, Askeri Tören ile Anıtkabir'i ziyaret ederek Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk'e saygılarını ifade etmek için mozoleye çelenk sundu.

Saygı Duruşu ve İstiklal Marşı'nıın ardından Levent Kuruoğlu tarafından ziyaret defteri yazılarak imzalandı. Genel Kurul'un ikinci gününde Divan Başkanlığı'na Mürsel Gazi MTAL Müdür Yardımcısı ve Hürriyetçi Eğitim Sendikası Kocaeli İl Başkan Yardımcısı Önder Kaymaz, 170 delegenin tamamının oylarını alarak oybirliği ile seçildi.

Sosyal Medya, Yerel ve Ulusal Basına yansıyan bilgilere göre “Demokrasi, Adalet ve Nezaket” ilkeleri çerçevesinde oldukça başarılı bir Divan Yönetimi ile devam eden Genel Kurulda 4 Başkan Adayından Levent Kuruoğlu Genel Başkan seçildi.

Kocaeli'de uzun yıllar Sendika Başkanlığı yapan Dr.Süleyman Pekin ise Hürriyetçi Eğitim Sendikası Genel Merkez Denetleme Kurulu Başkanı seçildi. Genel Kurul hakkında haber sitemize açıklamalarda bulunan Önder Kaymaz, Olağan Genel Kurul'da Divan Başkanı seçilmesini değerlendirirken “Önemli olan isimler değil, ilkelerdir.

Genel Kurul Delegeleri tarafından oy birliği ile Divan Başkanı seçilmem elbette büyük bir onurdur. Ama isimlerden önemlisi Kocaeli'den bir ismin Divan Başkanlığı yapması ve Denetleme Kurulu Başkanlığı'na yine Kocaeli'den Dr.Süleyman Pekin'in seçilmesidir.

Daha da önemlisi ise Divan Başkanlığı'nın ileri düzeyde Demokratik, hiçbir ayırım yapmadan, sadece Genel Başkanlık için değil, tüm organlara asil ve yedek ayırımı da yapılmaksızın toplam 44 adayın her birine eşit süre söz hakkı verilmesi ve Genel Kurulumuzun nezaket çerçevesinde tamamlanması sendikacılık adına bir umut verici bir modeldir.”dedi.

“Karamürsel ve Kocaeli'de hızlı bir örgütlenme içindeyiz.” Hürriyetçi Eğitim Sendikası'nın Kocaeli ve Karamürsel'deki gelişimini de değerlendiren Önder Kaymaz, Kocaeli'de 4 ilçede resmi temsilciliklerinin bulunduğuna ve gerek Kocaeli gerekse Karamürsel'de üye sayılarının hızla arttığına dikkat çekerek “Karamürsel'de 20 Şubat tarihinde kurulan sendikamız yine demokratik bir usulle, kurucu yönetim olmasına rağmen seçimle iş başına gelen 8 kişilik kadroda örnek bir model ortaya koyduk.

Karamürsel Yönetim Kurulumuzda tüm Eğitim Çalışanlarına yer vermek için hizmetli, memur, şef, öğretmen, müdür yardımcısı ve müdür ayırımı yapmaksızın her kesimden Eğitim çalışanı arkadaşlarımız sendikamızın yönetiminde yer aldı.

8 yöneticimizden 6'sının Kadın Eğitim Çalışanı olması Türkiye için bir örnek oldu.”dedi. Önder Kaymaz, Okul Yöneticilerine Sendikalar Kanunu'nu hatırlatarak Çalışma Huzurunun bozulmaması yönünde çağrıda bulundu.

Yeni kurulan Hürriyetçi Eğitim Sendikası'nın Eğitim Çalışanları tarafından ilgiyle karşılanmasının bazı kesimlerde rahatsızlık yarattığını vurgulayan Önder Kaymaz, özellikle bazı okul yöneticilerin tarafsızlık ilkelerine uygun davranmadığını belirterek “Üniversite hayatım, askerliğim ve memuriyet görevim nedeniyle zaman zaman Karamürsel'den uzak kalsam da 39 yıldan bu yana Karamürsel'de yaşıyorum. Karamürsel insana huzur veriyor.

Tam deyimle Huzurun Başkenti olan bir şehirde yaşıyoruz. Karamürsel Eğitim Camiasında da aynı huzur ve gayretle 14 yıldan bu yana görev yapıyorum.

Huzur çok önemli. Ancak bazı Okul Yöneticilerinin üyesi olduğu sendikadan çekilmek isteyen eğitim çalışanlarına karşı kanuna aykırı tutum ve tavırları, bu huzurun bozulabileceği yönünde endişeler yaşamama neden oluyor. Okul Yöneticisi, aynı zamanda bir sendika üyesi olabilir. Bu yasal hakkıdır. Ancak, mesai saatleri içinde personeline sendikasına üye olma veya sendikasından istifa etme-etmeme yönünde bir söylemde bulunamaz.

Bazı Okul Yöneticileri mensup oldukları sendikadan çekilmek isteyen üyelerin çekilme formunu işleme koymak yerine ikna odalarına almaları, sendika temsilcisini haberdar etmeleri gibi kanuna aykırı tutumlar içine girdiklerine dair duyumlar alıyoruz. Buradan Okul Yöneticilerine bir hatırlatmada bulunmak istiyorum :

4688 sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları Kanunu'nun 5. Maddesi “Sendika üyeliğinden çekilmek isteyen kamu görevlisi örneği (EK-3) de gösterilen "Kamu Görevlileri Sendikaları Kamu Görevlisinin Üyelikten Çekilme Bildirimi Formu" ndan 3 nüsha doldurup imzaladıktan sonra kurumuna verir. Kurum görevlisi kayıt numarası ve tarih verilen çekilme bildiriminin bir suretini derhal üyeye vermek zorundadır. Kamu işvereni, bildirimin bir örneğini onbeş (15) gün içinde sendikaya gönderir.”

demektedir. Dikkat ederseniz DERHAL vermek zorundadır denilmektedir. DERHAL demek bekletmeden demektir. DERHAL demek çekilmek isteyen üyeyi ikna odasına almadan demektir. DERHAL demek çekilmek isteyen üyenin Sendika Temsilcisini haberdar ederek ikna çabasına girmemek demektir.

DERHAL demek, derhal demektir. Bunu derhal yapmayan Okul Yöneticileri kanuna aykırı davranarak suç işlemektedir. Herhangi bir sendikaya üye olmak veya çekilmek anayasal bir haktır. Bu hakkı engellemek Anayasa'yı çiğnemektir ki, bu duruma düşecek bir okul yöneticisi hakkında yasal işlem başlatılmasını, eğitim camiasının huzurunun bozulmasını kesinlikle istemeyiz. Bu nedenle her biri diğerinden kıymetli okul yöneticisi arkadaşlarımızın kanun ve yönetmeliklere uygun davranması temennimizdir.” dedi.