MHP Karamürsel İlçe Başkanı Orhan Kılınçsoy'un bonzaiye açtığı savaş temalı haber ilçe çapını aşarak ülke gündeminde de yer buldu. Gençliği avucunun içine alan bu illete karşı duyarlılık yüklenip bir şeyler yapılmasına inanan Başkanın video görüntülerinden sonra nedense hep sonuçları konuşuldu.
Bir kısım takdirle karşılarken bir kısımda yanlış olduğu hükmüne vardı. Doğru hareket olmakla beraber bu şekilde olmamalıydı tarzında yaklaşımlarda oldu. Başkan da yapmış olduğu basın açıklaması ile bu doğrultuda sözler sarf etti. Şurası kesin ki taşıdığı hassasiyet takdir edilmeli. Siyasetçi bir anlamda toplumun taşıdığı derdi kendine dert edinmeli. Peki Orhan Başkana gelinceye kadar dert edenmesi gerekenler yok mu bu ilçede? Can alıcı soru bu aslında. Hadi diyelim Başkan yanlış yaptı. Eee doğrusunu kim yapmış bu zamana kadar. Peynir ekmek gibi ortalıkta gezen bu illete kim dur demiş? Bunları konuşan var mı, yok. Eee Başkan yanlış...
Doğru ne?
Cevap yok.
Karamürsel'in gençliğine ve içindeki duruma bakmadan önce Karamürsel'in yapısı ile ilgili konuşmak gerek. Kocaeli içinde Karamürsel denilince ilk akla muhafazakarlığı gelirdi. Köy yapısını andıran samimiyeti ve ailevi havası akla gelirdi. Herkesin birbirini tanıdığı ilçede, ayıplanacak hareketler olsa dahi göz önünde hiçbir zaman yaşanmazdı. Peki şimdi ne oldu ilçe sahipsiz kaldı. Bu sahipsizlik gençleri sadece uyuşturucu belasına mı itti? Elbette hayır. Uyuşturucu konusuna az bişey ara verelim. Bu sahipsizlik itmedi mi gençleri radikal islami grupların eline? Alın çok farklı bir alan ama gençliğimiz hep bu şekilde uç noktalara kaydı. Karamürselimiz ya İŞİD ile anılır oldu ya da uyuşturucu ile. Eskiden insanlarımıza çekici gelen ilçemiz, şimdilerde itici unsurlar ile anılır oldu.
Öz eleştiri yapıldı mı?
Yok.
Bu durumdan kurtulmak için çalışmalar var mı?
Yok ya da var ise kim biliyor?
Ne kadar etkili?
Gençliğe meşguliyet kazandıracak kaç projeye şahit olduk?
Gençliğe hangi alternatif hizmetleri sunduk?
Düşünün, Karamürsel'de gençsiniz. Ne ile uğraşacaksınız?
Kendinizi nasıl ifade edeceksiniz?
Hangi alanda ispat edeceksiniz?
Evet düşünün buranın gencisiniz. Ne yapabilirsiniz söyleyeyim. Altınkemer Botanik arası yürüyüş, çay bahçesi, halısaha, spor salonları... Başka?
Başka birşey maalesef. Eğitim alanında ön açtık mı?
Yok. Yıllardır Güreş ile anılırdık. Şimdi güreş kaldı mı ilçede?
O da yok. Profesyonel Futbol Takımımız vardı. Şimdi amatör de kaderi ile boğuşan gençler. Sakatlık yaşasalar. Tek tedavi Akçat Şifa suyu. O da buz niyetine. Bir Gençlik Merkezi kurduk mu?
Eee o da yok. Seçim dönemlerinde bir iki Çanakkale hepsi o. İşte şimdi sosyal olduk. Değil mi?
Değil. Eğitici konferans, panel yapalım. Ona da gerek yok. Bakın şu ana kadar yazdıklarımın emniyet ile de ilgisi yok. Bu işlerin emniyetin alanı da değil. Ama biz sonuçlara odaklandığımız için burda da emniyete suç atarız. Yahu sinekleri yasaklasa ne olur emniyet. Bataklık devam ettiği sürece. Bugün üç kişi alır. Yarın beş kişi türer. Eğer birileri kalkar. İlçeye dair projeler üretir ama bunu da bürokrasi ile sınırlı tutarsa o da olmaz. Halk işin içinde olmazsa başarılı olmak çok zor. Bir bahis açayım. İlçemizde üniversite var. Kaç araştırma yapıldı. İlçeye getirdiği artılar nedir, eksileri var mıdır diye. Toplum yapısına etki etti mi?
Sosyal dokuyu bozdu mu?
Olumsuz sonuçları varsa çözüm yolları arandı mı?
Bütün bunları görmeyin. Eee vurun abalıya. Orhan Başkan'a mı kaldı diye. O zaman kime kalacaksa bu olay, kalkacak çözecek o zaman. Soracak kendine, dert edinecek. Üniversite diyecek. Radikal örgütler diyecek. Sahil bandına kadar düşen içki sofraları diyecek. Bonzai diyecek. Hap diyecek. Lise önlerinde neler yaşanıyor, diyecek. Daha geçenlerde bıçaklarla basılmadı bir lise. İsmen yaşayan o kadar dernek, gençlik teşkilatı var. Bunları bir araya getirecek. Halkla buluşturacak. Kapalı salonlarda 40-50 kişiyle tartışmayacak. Komisyonlar kuracak. Yani önce ben ne yaptım. Ne yapmalıyım diyecek. Sonra eleştirecek. Uzatmayayım. Hassasiyeti ve sonrasında yaptığı öz eleştiri içeren basın açıklsmasından dolayı Başkanı tebrik ederim. Bu davranışının diğer yöneticiler içinde dert olmasını dilerim. Saygılarımla...
